Sonbahar döneminde alerjik nezle, sinüzit, astım gibi hastalıklarla daha sık karşılaşılıyor. Her ne kadar polen alerjisi denilince akla ilk olarak ilkbahar ve yaz mevsimi gelse de, bazı yabani ot polenleri Ağustos sonu, eylül ve ekim aylarında daha fazla görülüyor. Uz. Dr. Ayhan Değer sonbaharda alerjilerden korunmanın yollarını anlattı.

Dr. Ayhan Değer, Alerjik solunum yolu hastalıkları ile virütik solunum yolu enfeksiyonları bazı ortak belirtiler nedeniyle sıklıkla karıştırıldığının altını çizerek, "Bu iki grupta bazı önemli farklılıklar söz konusudur. Ateş, halsizlik, kırgınlık, boğaz, kas ve eklem ağrıları virütik enfeksiyonlarda yaygınken; alerjik solunum yolu hastalıklarında pek görülmez. Yine alerjik solunum yolu hastalıklarında bulaş olmadığı için yakın çevrede benzer şikayetler olmaz. Oysa virütik solunum yolu enfeksiyonları çok kolay bulaşabildiğinden benzer belirtiler çok yaygın olarak görülür." şeklinde konuştu.

Bu belirtiler alerjiyi işaret edebilir:

  1. Burun akıntısı ve tıkanıklığı
  2. Gözlerde sulanma
  3. Hapşırık
  4. Öksürük
  5. Hırıltılı solunum
  6. Gözlerde ve burunda kaşınma
  7. Geniz akıntısı

Kişiye özel tedavilerin rahatlattığını söyleyen Değer, ''Alerjinin nedenine ve şiddetine göre tedavi değişebilir. Kullanılabilecek birçok ilaç vardır. Steroidli burun spreyleri burundaki problemleri azaltabilir. Antihistaminikler hapşırma, burun çekme ve kaşıntıyı durdurmaya yardımcı olur. Dekojestanlar tıkanıklığı gidermeye ve burundaki mukustan kurtulmayı sağlar. Bazen de antibiyotik kullanmak gerekebilir. Astımda yine steroidli inhaler (direkt hava yollarına giden), nefes açıcı inhaler ilaçlar, montelukast denilen ve oral yolla alınan tablet formundaki ilaçlar kullanılmaktadır.'' dedi.

Aşı tedavisi bu hastalıklara karşı koymada önemli fayda sağlıyor. Aşı; cilt veya kan testinde alerjen saptanmış ve özellikle uzun süre fazla çeşitte ilaç kullanan şiddetli belirtileri olan kişilere önerilir. Aşı tedavisinde amaç, vücudu alerjen maddeye duyarsız hale getirmektir. Polen, ev tozu, küf gibi solunum alerjilerinde uygulanan bu tedavinin başarı oranı oldukça yüksektir. Alerji uzmanlarınca planlanan ve yapılan bu tedavi metodu enjeksiyon şeklinde uygulanmakla birlikte bazı alerjilerde dil altı tablet şeklinde de verilebilmektedir.

Alerjiden korunmak için tavsiyeler veren Değer, son olarak bunlara dikkat edilmesini söyledi:

"Yaz sonu ve sonbahar başında polen sayıları sabahları en yüksek seviyededir. Polen ayrıca rüzgarlı, sıcak günlerde, yağmurdan sonra da dalgalanabilir. Polen sayısının fazla olduğu bu zamanlarda kapı, pencere açmamak, dışarda geçirilen zamanı sınırlamak önemlidir.

Dışarı çıkılması gerektiğinde ise eve girerken kıyafetleri çıkarmak ve duş almak yerinde olacaktır. Yıkanan çamaşırları dışarda kurutmamakta fayda vardır.

Özellikle çocuklar yaprak yığınları ile oynamayı sevebilir. Bundan kaçınmak önemlidir. Çünkü bu yığınlar arasında oynamak milyonlarca küf sporunu havaya saçabilir. Bu da hastalıkların gelişmesini kolaylaştırabilir.

Yaşanılan yerde nem ve küf varsa, mümkünse bunu ortadan kaldırmak doğru olacaktır. Sigara dumanı da alerjiyi artırabilir.

Ev tozu sıcak ve nemli ortamı sever ve çok çabuk çoğalır. Bu nedenle özellikle yatılan yerin sıcak ve nemli olması istenmez. Haftada bir nevresim, çarşaf ve yastık kılıfları en az 55 derecede yıkanmalıdır

Ortamda toz tutacak kitap, halı, oyuncak vs. olmaması önemlidir.

Sık sık hasta olmayan kişi tarafından toz alınmalı ve akarlara yönelik elektrikli süpürgeler kullanılmalıdır.

Grip ve Covid- 19 aşılarının yapılması önemlidir."


Hibya Haber Ajansı