Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Cem Fıçıcıoğlu, anne ve baba adaylarının bilimsel doğruluğu olmayan bilgilerle hareket etmelerinin son derece yanlış bir yaklaşım olduğuna dikkat çekerek, “Zira hatalı bilgiler nedeniyle çiftler hekime geç başvurabiliyor, bunun sonucunda tedaviden olumsuz sonuçlar alınabiliyor. Dolayısıyla infertilite sorununda sanal ortamdan edinilen veya eş dosttan duyulan bilgilerin doğruluğu mutlaka sorgulanmalı ve hekime geç kalmadan başvurulmalıdır.” dedi.

Fıçıcıoğlu, doğru sanılan bilgileri ve doğruları hakkında açıklamada bulundu.

Fıçıcıoğlu, ilk tüp bebek denemesinde başarı şansının düşük olduğu algısının yanlış olduğu, hastaya özel uygulanacak ve titiz bir takiple yapılacak olan bir uygulamayla en yüksek başarıyı ilk

Tüp bebek tedavisiyle mutlaka ikiz veya üçüz doğum olur algısının yanlış olduğunun altını çizen Cem Fıçıcıoğlu, "Kadın 35 yaşından genç ise ilk iki denemede tek embriyo transfer hakkı vardır. 35 yaş üstünde ve 2 deneme sonrasındaki denemelerde sadece 2 embriyo transfer edilebiliyor. Tüp bebek uygulamalarında bu kurallar nedeniyle çoğul gebelik görülme sıklığı düştü. Bazı nadir uygulamalarda tek yumurta ikizi oluşumu tek embriyo transferinden sonra da olabiliyor.

Kadının yaşı çok önemli! Toplumdaki yaygın inanışın aksine, tüp bebek tedavisiyle her yaşta hamile kalmak mümkün olmuyor. Öyle ki 35 yaşın üzerinde olan kadınlarda yumurta kalitesinde, dolayısıyla hamile kalma başarısında anlamlı derecede azalmalar görülüyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Cem Fıçıcıoğlu, özellikle 40 yaş üzerindeki kadınlarda hamilelik oranlarının oldukça düşük düzeyde görüldüğünü vurgulayarak, “Ayrıca hamile kalınsa dahi düşük oranlarında ve down sendromu riskinde önemli artışlar oluyor. Bu nedenle 25 – 30 yaş aralıklarında hamile kalınması çok önemlidir.” ifadelerini kullandı.

'Tüp bebek tedavisi oldukça ağrılı bir tedavi yöntemi olarak algılanıyor.' ifadesini Prof. Dr. Cem Fıçıcıoğlu şöyle açıklıyor:

''Tüp bebek tedavisinde kullanılan ilaçlar yumurtalıklarda biraz büyüme yapabiliyor ve buna bağlı olarak hafif hassasiyet ile ağrı gelişebiliyor. Ancak yumurta toplama işlemleri anestezi altında gerçekleştiriliyor, dolayısıyla ağrı hissedilmiyor. İşlem sonrasında kısa süre devam eden baskı ve dolgunluk hissi gelişebiliyor. Ayrıca embriyo transferi de doğru uygulandığında ağrıya neden olmuyor.''

Fıçıcıoğlu, tüp bebek tedavisi sonrasında 9 ay boyunca yatılmaması gerektiğini söyleyerek şöyle devam etti:

“Sadece transfer işleminin yapıldığı gün istirahat edilmesi yeterli gelecektir. Hamile kalınması durumunda normal hamileliklerden farklı bir şey yapmak gerekmiyor. Dolayısıyla 9 ay yatılması söz konusu olmuyor. Tüp bebek tedavisinin başarısı hastadan hastaya oldukça değişkenlik gösteren bir durum. Genellikle her 10 hastadan 7 - 8’inde hamilelik oluşabiliyor. “Her anne adayı yüzde 100 hamile kalacak diye bir durum maalesef mümkün değildir.”

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Cem Fıçıcıoğlu açıklamasında, “Kadının yaşı ve yumurta rezervleri ile erkekteki sperm değerlendirmeleri tedavinin başarısındaki en önemli faktörlerdir. Tüm değerlendirmeler yapıldıktan sonra başarı ihtimali konusunda çift özelinde daha anlamlı rakamlar verebilmek mümkün olabilir.” bilgisini verdi.

Fıçıcıoğlu, tüp bebek tedavisi ile doğan bebeklerde sakatlık riskinin yüksel olmadığını, tüp bebek tedavisi hamileliğe yardımcı olan bir üreme yöntemi olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Cem Fıçıcıoğlu, yapılan değerlendirmelerde sadece kadın üzerine odaklanılmadığını ve çiftin aynı anda değerlendirildiğini vurguladı.

Fıçıcıoğlu şuifadelere yer verdi:

"Sperm değerlerinde problem olan erkeklerin çocuk sahibi olabileceğini söyleyen Fıçıcıoğlu: ''İleri yaş, sigara kullanımı, obezite, bazı ilaçlar ve kronik hastalıklar erkeklerde sperm değerinin düşmesine neden olabiliyor. Normal yollarla hamilelik elde edilemezse spermin sayısını ve kalitesini arttırmak amacıyla erkeğe bazı ilaç tedavileri önerilebiliyor. Eğer menide hiç sperm yoksa ya yollar tıkalı oluyor ya da üretim az veya hiç olmayabiliyor. Bu durumda testislerden iğnelerle veya mikroskop altında yapılan ufak bir kesiyle kanallardan sperm bulunabiliyor ve hamilelik elde edilebiliyor.

Yumurtalık rezervlerine yönelik testlerin normal değerlerde çıkması olumlu bir sonuç olsa da anne adayının yaşı daha önemlidir” diyerek, şunları söylüyor: “Keza yumurtalık rezerv testlerinin düşük olması da anne adayının hamile kalamayacağını göstermez. Sadece kısıtlı zaman nedeniyle sürecin doğru yönetilmesi gerektiğini gösterir."


Hibya Haber Ajansı