Resimde ABD’nin enflasyon oranı en yüksek şehri olan Phoenix şehrinde bulunan süpermarketlerdeki fiyatları göstererek şu soruyu soruyorum:

Neden Türkiye dünyanın en pahalı ülkesi haline geldi?

ABD’de dana etinin kilosu 80-100 TL iken nasıl bu ürün Türkiye’de 200 lira olabiliyor? Dünyanın kişi başına geliri en yüksek olan ülkelerinden ABD’de bir yumurta 2,5TL, tavuk eti 45 lira, talapya balığı 80 lira iken neden bu ürünler ve hemen tüm ürünler Türkiye’de en azından iki katı fiyata sahipler?

ABD süpermarketlerinden Migros’taki fiyatlarla kıyaslayanileceğiniz diğer bazı fiyatlar şöyle: kabak ve lahananın kilosu 19 TL, 4 avakadonun fiyatı 19 TL, soğanın kilosu 19 lira, muzun kilosu 22 lira.

ABD ile kıyaslayınca Türkiye’de bir tek ev kiraları daha ucuz; ancak ülkemizde yapılan evlerin kalitesini bu depremde çok iyi gördük. Yani Türkiye’deki kiralık konutları ABD’deki konutlarla kıyaslamak olanaksız.

Peki neden fiyatlar uçtu gitti ülkemizde?

Çünkü ülkede mal ve hizmet fiyatları da döviz fiyatları gibi kontrol edilemez bir durumda. Yanlış ekonomi politikası demek bile mümkün değil, zira ekonomide bir üretim politikası yok!

Üretimi destekleyen politikalar olmadığı için de ürün miktar artışı ülkede kaçkın nüfusu ile desteklenen nüfus artışını karşılayacak ölçüde değil. Arz, talebin çok gerisinde kaldığı için inanılması güç oranlarda bir talep enflasyonu ile karşı karşıyayız. Herkes daha çok tüketmek isterken üretici zarar ederek üretmek istemiyor.

Bu nedenle önümüzdeki dönemde yeni hükümetin önemli görevlerinden ikisi, bir yandan yasadışı kaçkınları başta Suriyeliler olmak üzere sınırdışı ederken öte yandan üretim artışı için ciddi destek programları uygulamak olmalıdır.

Cumhuriyet Türkiyesinin geçmişte ‘kendini besleyebilen’ ülkesi olabilen ülkemiz, özellikle deprem bölgelerinde konutları tarımdışı, kaya tabanlı alanlara taşıyarak tarım alanlarını tarımsal üretime terketmeli; öte yandan çiftçiye tam destek olmalı ve hükümet ve halk tasarruf anlayışına geri dönerek mal ve hizmet talebi üzerindeki aşırı baskıyı rahatlatmalıdır.

Ancak aklın, mantığın, ahlakın ve adaletin siyasete geri dönmesi ile bu hedefe ulaşmak olasıdır.

Prof Dr A Vural Cengiz
Arizona Grand Canyon Üniversitesi Öğr Üyesi