Hep, her durumda ve her konuda haklı olamazsın!
Eğer böyle düşünüyorsan ruhsal açıdan zor durumdasın, doğal olarak da haksızlığa uğramış gibi hissediyorsun.
Geçen zaman ve yaşadıkların ,kaybettiklerin, kolay vazgeçişlerin sana bir şey öğretemediyse bu okuduklarından da bir şey anlaman mümkün değil...Yine de denemekte fayda var...
"Değişmeyen ve gelişmeyenler yalnızca ölüler ve delilerdir".
Dur...Öylece dur....Şimdi başka bir açıdan bak olup bitene, başka bir gözle, başkasının gözüyle..
Kendinden uzaklaş ve uzaktan bak kendine....Nasıl görünüyorsun?
Halâ mükemmel olduğun kanısında mısın?.....
Hayır mükemmel değilsin!
" Akıl pazarı açılmış, herkes gitmiş kendi aklını satın almış".
Nerde kaldı o zaman bin yıllık özdeyiş "Akıl akıldan üstündür". Boşuna mı söylenmiş?
Önce düşünce kalıbını değiştir.
Ben neden bunları yaşıyorum diye düşünmek yerine, " Benim bundan almam gereken ders ne" demeyi dene.
Melek değilsin, erenlerden de değilsin, peygamber, haşâ hiç değilsin.
Etinle kemiğinle, zaafların korkuların, hırsların ve hatalarınla insansın işte....Sadece insan...
Hep kâr bekledin aslında feda ettiklerinde, fedakârsın ya!
Oysa özverili olmalıydın, özden, gönülden ve karşılıksız vermeliydin verdiklerini. Hiç birşey beklemeden...
Ama "Almadan vermek Allaha mahsus". Değil mi?
İşte tam bu noktada başlıyor mutsuzluğun, pişmanlıkların, keşkelerin....
Haksızlığa falan uğramadın, tam da hak ettiklerini yaşıyorsun aslında.
Ve bir türlü başarı gösteremediğin bu sınavdan tekrar tekrar sınanacaksın yaşam denilen bu yolculukta....
Şimdi....
Dur ....Öylece dur....Başka bir açıdan bak olup bitene, başka bir gözle, başkasının gözüyle...
Kendinden uzaklaş ve uzaktan bak kendine....
