Toplum olarak a virüs ile yatıp virüs ile kalkar olduk. Sorun güvenlik olunca, İnsanoğlu öncelik listesinin en başına oturtuyor sorunu. Ürkmüş insan akıl sağlığını da yitiriyor, daha acımasız oluyor. İnsan insanın kurdu haline geliyor.
Araç amacın yerine geçmiş, sürü psikolojisi içinde davranırken, nereye gidiyoruz, diye sormak aklımıza gelmiyor. Amirin “vur” dediğini memur “öldür” anlıyor ya da bunu fırsat biliyor. Rüzgâr sert esmeye görsün, bütün maskeler düşüyor. Koşullar, paniğe kapılan insanda moral erozyonu ortaya koyan turnusol kâğıdı haline geliyor.
En kahraman, en kararlı, en ilkeli bildiğin, örnek aldığın bir yoldaşın, cezaevi koşullarında en küçük lüksünden ödün vermemek için hani seni satar ya; hani sana “öteki” diye öğretilen can ciğer kardeşin olur ya; işte yine öylesi günlerden geçiyoruz. Bu güne kadar sana öğretileni yeniden sorgulayacağın, insanı yeniden keşfedeceğin günlerden.
Şimdi bu lafların Corona Virüs Salgını ile ne ilişkisi var diyorsunuz!
Var, olağanüstü koşullar içinden geçiyoruz. İnsanların birbiri ile kurduğu ilişkiler yine bir sınavdan geçiyor. İlişki biçimimizi sorguluyoruz ve sonuçta galiba yeniden kuracağız.
Virüs daha çok yaşlıları öldürdüğüne göre, asıl yaşlılarımızı korumamız gerekmiyor mu? Eve kapatınca yaşlıları korumuş mu oluyoruz? Yürüyüş bile yapmayınca bağışıklık sistemleri dumura uğramayacak mı? Virüs yarın yok olmayacağına göre, izolasyon kalkınca, sokağa çıktıklarında virüs yaşlılar için daha öldürücü olmayacak mı? Yoksa onları ilel ebet eve mi kapatacağız. Çalışmak zorunda olanı, yalnız yaşayanı eve kapatmanız nekadar etik!
“Sosyal mesafe” kavramını içinde bulunduğumuz Corona virüs günlerinde yeniden yapılandırdık. Bu kavram için en az bir buçuk metre gibi bir de ölçüm değeri belirledik. Öpme, sarılma, dokunma ilişki biçimlerimiz yasaklı.
Sorun şu ki, virüsü yok edecek bir yöntem bulabileceğimiz de şüpheli. Sıcaklığın artması ile virüs ölmiyecek, yeryüzünden kendiliğinden elini ayağını da çekmeyecek, artık bunu anladık.
Durum buysa bu sosyal mesafe kavramı içinde insan ilişkileri giderek nereye dönüşür? Postmodern süreç içinde zaten giderek yalnızlaşan, birbirine yabancılaşan, ilişkileri sosyal medya üzerinden sanallaşmış, yalnız insanın duygu dünyasında bu ilave ne sonuçlar yaratır?
Kafe, kahvehane, ibadet yerleri, lokanta, sinema, düğün solonu, okullar, parklar-bahçeler, hastaneler, plajlar gibi sosyal ilişkileri üzerinden yürüttüğümüz merkezler daha ne kadar servis dışı kalacak, bir ay mı, beş ay mı?
Suudi Arabistan’a yine Hacı gönderecek misiniz? Bayram da ev ziyaretleri de telefon ile olur her halde.. Kurban kesmeyi de sanal hale getirmeyi düşünüyor musunuz?
Yaşamın eskisi gibi akmaya başlaması Corona virüsün tümüyle ortadan kalkmasına bağlı ise, bu virüs ortadan kalkmadığı durumda insanlar normal yaşmalarına kavuşamayacaklar demektir. Bu durumda toplumsal ilişkiler, bireyler arası ilişkiler nereye evrilir?
Bu tehdidinin sürdüğü koşullarda eğitim, sağlık, boş zamanları değerlendirme merkezleri, okullar hastaneler işlevlerini eskisi biçimde sürdüremeyeceklerse, bu sektörlerde çalışanların iş tanımları yeniden nasıl şekillenecek?
Milyonlarca çalışanı nasıl bir gelecek bekliyor? Ortaya çıkan işsizliğin çaresi nasıl bulunacak? Ekonomiler buna nasıl dayanacak? Dahası Kapitalist üretim ilişkileri, üretim biçimi neye dönüşür?
İnsanlık buradan bir çıkış bulur mu, doğa ile yaşam ile ilişkisini yeniden anlamlandırıp, kurgular mı, yoksa bu sonun başlangıcı mı?
Örgün eğitimi uzaktan eğitim ile sürdüreceğiz, buna “örgün” yerine “sanal” eğitim desek daha doğru değil mi? İnsanın eğitilmiş olduğuna kararı da sanal ortamda mı vereceğiz?
Farabi’den bu yana eğitim öğretim ayrımı yapan eğitimciler, eğitimin öğretimden daha fazla bir şey olduğunu söyleyenler hep boş mu konuşmuşlar? Uzaktan eğitimin ilk gününde yeni oluşturulan EBA TV'de verilen dersi konuşuyor sosyal medya. Eskiden sınıfta verildiğinde kimsenin farkına bile varmayacağı “idam” gibi bir konu, ekrandan verilince ortalık ayağa kalkacak, buna ne diyorsunuz, buna hazır mısınız?
Bakan Ziya Selçuk’un açıklamaları ardından Perşembe Günü YÖK Başkanı Üniversitelerde bahar döneminin kapandığını resmen ilan etti. Dersler uzaktan eğitim ile verilecekmiş, uzaktan eğitim ile öğretmen yetiştirmeye geri döndük!
Dünya sağlık örgütü “test, test, test” diye sürekli uyarıyor? Durumu tespit edemiyorsanız, neyle karşı karşıya olduğunuzu bilmiyorsanız, karanlıkta el yordamı ile hareket eder hale gelirsiniz?
Bindik bir alamete de, gidiyoruz nereye?