Bir karar ve köşe tutmaya çalışan uyanıklar...

İstanbul...
2 kez yapılan seçimin galibi Ekrem İmamoğlu...
İmamoğlu’na açılan ilk dava değil, birincisi Ordu-Giresun havaalanındaki sözleri, ikincisi ise “Ahmak” davası...
Mahkeme kararını açıkladı.
Açıklanan kararın istinaf ve Yargıtay süreci var.
Nasıl işleyecek, hızlı karar mı verilecek, göreceğiz, yaşayacağız.
İmamoğlu için, Türkiye'nin en değerli ceza hukukçularından Prof. Dr. Adem Sözüer, Prof. Dr. Ahmet Gökçen ile Prof. Dr. İzzet Özgenç'in hazırladığı mütalaaya rağmen, mahkemeden çıkan mahkûmiyet kararı Türk yargısı adına utanç vericimi veya umut kırıcımıdır?
Hukukçular tartışacak ki,tartışma başladı.
Mahkemenin verdiği bu kararın siyasî sonuçları olacak mı?
Olacaktır elbette.
CHP’de bir gurup, 6’lı masa da bazı liderler açık etmese de Kılıçdaroğlu’na evet demekte zorlanıyor.
Zorlanıyor çünkü; yılların geleneği yıkılsın istemiyorlar.
Selçuklu’da da, Osmanlı’da da süren gelenek devam etsin istiyor olabilirler.
Ne geleneği diyenler tarihçilere başvursun.
Mahkemenin kararı AK Parti'nin karşısına güçlü bir aday profili inşa edecek yolun taşlarını döşemekten başka bir işe yaramayacaktır.
Hak-Hukuk-Adalet kavramlarının bugünki lokomotifi yol önderi Kemal Kılıçdaroğlu’dur.
Ancak, “O olmasın” diyen istemezükçüler, bu kararı Ekrem İmamoğlu’nun aday gösterilmesi için kullanacaklar.
Sonuçta Türkiye seçime gidiyor.
Karar 6’lımasada verilecek.
Kılıçdaroğlu eğerki değerlendirmeleri sonrasında kazanamayacağını anlar ve inanırsa, özverilidir, yol tıkamaz, engel olmaz.
Ancak, bir karara göre şekillenme ve popülist davranma günlerinde değiliz.
Kılıçdaroğlu, üretilen ,vizyon hamleleri,ekip takım oyunu ve çözüme dönük çalışmaları başlatandır ve yürüyen değil koşandır.
Sonuçta, bir karar...
Karardan çıkar umanlar koltuk sevdalıları, hemen lider değiştirme eğilimine girmişse bilin ki giden sadece iktidar değil kendileri de olacaktır.