Mersin'de Başkanlar Arası Sessizlik Bozulmalı!

"..CHP’li Mersinli seçmen, Büyükşehir ve ilçe belediye başkanları arasında dayanışma görmek istiyor. Kamuoyunda, “Artık çekişme değil, birlik ve samimiyet zamanı” çağrıları yükseliyor..."

Abone Ol

Her türlü otoriterliğe karşıyım. Bu ister ülkeyi yönetenler olsun, ister yerelde halkın oylarıyla seçilen belediye başkanları... Fark etmez. Çünkü hak, hukuk ve adalet herkes için eşit olmalı.

Yüce Allah bizleri kardeşçe yaşayalım diye yarattı. Önümüze nimetlerle dolu bir dünya serdi. Güzellikler verdi. Ama sonunda bir “cepsiz kefen” ile gideceğimizi de unutturmadı.

Bugün ne yazık ki, insanın insana düşman kesildiği, paylaşmak yerine birbirini tükettiği bir dönemden geçiyoruz. Nedir bu doymak bilmezlik, bu çekişme, bu ayak kaydırma tutkusu? Hayat bu kadar kısa ve kıymetliyken, neden birbirimizi yıkmakla meşgulüz?

Mersin’de CHP’li belediyeler ciddi sınavlar veriyor. Büyükşehir dahil yedi ilçe belediyesi halkın teveccühüyle göreve geldi. Her biri kendi bölgesinde elinden geldiğince hizmet üretiyor. Kimi güçlü bütçeyle daha çok yol alıyor, kimi kısıtlı imkânlarla da olsa halkı için çalışıyor.

Ancak asıl mesele şu: Bu başarıların kalıcı olması ve büyümesi için birlikte hareket edilmesi gerekiyor. Özellikle Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in bir ağabey gibi tüm ilçe belediye başkanlarını samimiyetle kucaklaması, ilçe başkanlarının da Seçer’in etrafında kenetlenmesi şart.

Zira halk bunu istiyor. CHP tabanı bunu talep ediyor. Mersin halkı artık hizip görmek istemiyor. Çekişme, rekabet değil; dayanışma, birlik ve ortak akıl görmek istiyor.

Değerli Başkanlar…

Kimse artık kafasını kuma gömme lüksüne sahip değil. Ülke yangın yeri. Ekonomik kriz, hukuksuzluklar, baskılar dört bir yanı sarmış durumda. İstanbul’da bir avuç yiğit belediye başkanı görevden alınmış hapislere atılmış, Yargı tehdidiyle mücadele veriyor. Cezaevleriyle korkutuluyorlar. Birileri hâlâ “sıradaki kim” sorusunun cevabını bekliyor…

Böyle bir ortamda, Mersin’de bir CHP’li diğerinin ayağını kaydırma hesabındaysa; ya da çevresindeki muhbirler, jurnalciler dedikodu yayıyorsa; bilinsin ki halk buna razı değil. Tarih de affetmez.

Eğer “yarın bizim” diyorsak…

Hemen şimdi, hiç gecikmeden bir araya gelin.

Kucaklaşın. Dayanışın. Beraber görünün.

Çünkü bu halk, birlikte yürüyenleri görmek istiyor.

Çünkü CHP, ayrışarak değil, birleşerek büyür.