Hayal kuracak yaşımı geçtim…
Varsayımların peşine takılacak kadar da saf değilim. Ama bir gerçek var: Çocukluğumun, gençliğimin, mücadelemin geçtiği Toroslar; yani benim seçim bölgem, uzun yıllar MHP'nin yönetimindeydi. Ta ki o partide kara gözlük takan, siyah elbiseli “reis”lerin mantar gibi çoğalmasına kadar…
İhanetler, birbirini satmalar, entrikalar, hayali işler, usulsüz alımlar, kokusu sokağa taşan yolsuzluklar… Ve bunların ortasında kaybolan bir belediye düzeni…
Derken Türkiye’nin dört bir yanında yükselen CHP rüzgârı, Toroslar’a da uğradı. Ama Toroslar’ın CHP’ye geçmesi, yalnızca CHP'nin başarısı değil; MHP'nin kendi içindeki çözülmesinin de sonucudur. Eğer MHP, kendi içinde parçalanmasaydı, CHP’nin bu seçimi kazanması hayli zordu, bunu görmezden gelemeyiz.
Mahallemden küçük kardeşimiz, MHP’li meclis üyesi ve sevilen iş insanı Atilla… Eğer genç yaşta aramızdan ayrılmasaydı; kendi dönemlerine ait milyonlarca liralık hayali işleri, arsalarla ilgili yapılanları bana bir bir anlatacaktı...
Bugün CHP’nin iktidarı aldığı Toroslar’da, henüz iki yıl bile dolmadan kendi evlatlarını yemeye başlayan bir yapı oluştu. Bu yapı, tehlikeli bir hızla büyüyor. Devşirme partililer, düne kadar kararsızlar çöplüğünde oynayan yalaka tipler, meydanlarda at koşturuyor. CHP’liymiş gibi görünen ama fırsat kollayan bu sözde aktörler; gerçek parti emekçilerini dışarıda bırakıyor.
Sandığa sahip çıkan, gece gündüz çalışan binlerce genç kadın ve erkek; hâlâ belediyeye girme umuduyla bekliyor... Vefa bekleyen, suskun ama yürekli partililerimiz ise kenarda unutulmuş durumda…
Şunu açıkça söyleyebilirim: Seçimle gelen ilçe yönetiminin hülle ile düşürülerek hak gaspına, bırak sessiz kalmayı, alkışlayan İl yöneticisinden milletvekiline, belediye başkanlarından meclis üyesine kadar bu düzeni böyle sürdürürseniz; siz Toroslar’da CHP’yi kendi ellerinizle katlediyorsunuz!
Genel Başkan Özgür Özel mapuslarda tutsak olan Ekrem İmamoğlu'nu ve diğer belediye başkanlarının özgürlüklerine kavuşmaları için büyük bir mücadele veriyor...
Unutmayın! Toroslar, 40 yıl sonra zorla kazanıldı.
Siz ise hâlâ günü kurtarmanın peşindesiniz. Ama unutmayın: Zaman, rüzgâr gibi geçer.
Ve bir sabah uyanırsınız…
Kırk yıl sonra zorla kazanılan Toroslar ve koltuklarınız elinizden gitmiş olur…
Öyleyse verdiğimiz emekler boşa gitmesin!