YSK kararları kesin olurmuş. Anayasa mahkemesi bile YSK kararlarını değiştiremez, iptal edemezmiş.
Büyük yetki!
Bu denli yetkili kurul, dün bir karar verdi; benim kararlarımı bir Asliye Hukuk Mahkemesi kaldırabilir, dedi.
Bu kararla da yasama organının üstüne çıktı.
Olay şu:
Bir siyasi parti, il kongresi yapıyor. Elbette YSK’nın izni ile.
Kongrede bir il başkanı, yönetim ve denetleme kurulu üyeleri seçiyor. Bu seçilmişler elbette YSK’nın onayı ile göreve başlıyorlar. Öyle de olmuş, seçimin belgeleri ilgili kurumlara verilmiş. İtirazlar incelenmiş, süresi dolunca da onaylanmış. İnsanlar bu onayla göreve başlamışlar. Buraya kadar her şey normal. Yasal …
İki yıl sonra bir delege çıkmış, kongrede usulsüzlükler oldu, para ile oy alındı vs demiş.
Hakkı var mı bir delegenin bunları iddia etmeye?
Yok.
Bu itirazların, şikayetlerin süresi var. Süresi içinde itiraz olmamış. YSK da seçim sonuçlarını onaylamış.
Şimdi bir mahkeme bu kongreyi iptal ediyor, il yönetimine kayyım atıyor.
Bir Asliye Hukuk Mahkemesinin YSK kararlarını, yıllar sonra bir kongre kararlarını iptal etmek, seçilmişlerin yerine birilerini atamak hak ve yetkisi var mı?
Yok.
İlgili parti YSK’ya baş vuruyor.
Ne demesi beklenir YSK’nın?
Benim kararlarım kesindir. Ben, o kongreyi yasal buldum, sonuçlarını onayladım, demesi beklenir.
Pekiyi YSK ne diyor?
İtirazı red ediyor.
Yani kendi kararlarının yok sayılmasını onaylıyor.
Gel, vatandaş ol, hele de benim gibi hukuktan- yasadan anlamaz biri ol da bu durumu anla!
Ben anlayamadım.
Yani yeni bir “NEDEN” çıktı ortaya:
YSK neden böyle yaptı?
Anlayabileniniz varsa lütfen yardım edin bana.