MESİAD Yönetim Kurulu üyesi iş kadını Ayten Aslankan,  ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Aslankan, mesajında şu ifadelere yer verdi:

"Bilindiği gibi, 8 Mart tarihi, kadın hakları açısından bir dönüm noktasıdır. 

19 yüzyılın başında Amerikalı kadın işçilerin hakları için başlattığı bu hareket, Birleşmiş Milletlerin 1977 yılında aldığı bir kararla evrensel olarak kutlanmaya başlanmıştır. 

8 Mart insan hakları temelinde tüm dünya kadınlarının ekonomik, siyasi ve sosyal haklarının vurgulandığı, bu yöndeki başarıların kutlandığı bir gündür. 

Esasen, 8 Mart kadın hakları için yapılan mücadelenin odak noktasıdır; kadınlar için bilinç, kararlılık ve mücadele günüdür. Bu açıdan bakıldığında 8 Mart artık, anma ve kutlama günü olmaktan çıkarılmalı, harekete geçme günü olarak düşünülmelidir. 

. Nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınlar, hemen hemen hayatın her alanında hak ettiği yerde değildir. Bugün cinsiyet eşitsizliği küresel bir sorundur. Ancak ülkemizde bu durum her yıl daha da kötüye gitmektedir. Eğitime ulaşım, kadın sağlığı, siyasette temsil, istihdama katılım ve iş yaşamında kadınların konumu açısından baktığımızda, ülkemiz en alt sırlarda yer almaktadır. Bu durum, bir çok gelişmiş batılı ülkeden çok önce siyasal temsil hakkını elde etmiş ülkemize yakışmamaktadır. 

Oysa kadın hakkı insan hakkıdır. Kadınlar ekonomik, sosyal ve siyasal alanda eşit fırsatlara ve haklara sahip olmadıkça sürdürülebilir kalkınmadan bahsedilemez. Dolayısıyla toplumsal cinsiyet eşitsizliği yalnızca kadınların değil, toplumun tüm kesimlerinin ana sorunudur. Bu konuda iş dünyası, sivil toplum örgütleri, akademik çevreler ve kamu yönetimi birlikte hareket etmek zorundadır. Kadınlarımızın toplumsal gelişimi için Birlikte somut hedefler ve programlar ortaya koymalıyız. 

Bize göre, gün konuşma günü değil, konuştuklarımızı yapma ve hayata geçirme, somut adımlar atma günüdür

Dolayısıyla 8 Mart günlerini anma farkındalık geliştirmekten çok, eyleme ve harekete geçme  günü  olarak değerlendirmeliyiz."