Mersin’de tiyatroya, edebiyata ve kültür sanat yaşamına katkılarıyla tanınan yazar Fikret Yalçın, sosyal medyada yaptığı muhalif paylaşımlar nedeniyle iki yıldır sistematik olarak baskıya maruz bırakıldığını dile getirerek çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Yalçın, bazı siyasi isimlerin avukatlarının sürekli “hakaret davası açılacağı” iddiasıyla kendisinden para talep ettiğini belirterek, bu sürecin hayatını altüst ettiğini söyledi.
“30 yıl tiyatro yaptım, 14 yıldır simit ayran satarak geçiniyorum”
60 yaşındaki yazar, yaşam öyküsünü şu ifadelerle anlattı:
“Ömrümü kültür ve sanata verdim. Mersin’de yüzlerce gence tiyatro öğrettim. Emeklilikten sonra geçimimi sağlamak için 14 yıldır simit–ayran satıyorum. Atatürk ve Cumhuriyet sevdalısı biriyim. Muhalif kimliğimden dolayı hedef alındığıma inanıyorum.”
“Avukatların baskısı borç çukuruna itti”
Yalçın, avukatların sürekli para talebiyle karşılaştığını ve aile huzurunun bozulmaması için kredi çektikçe borçlarının arttığını vurguladı. Hesaplarına blokeler konduğunu, bankaların avukatları tarafından sürekli arandığını belirten Yalçın, yaşadığı süreç nedeniyle psikolojik olarak da yıprandığını ifade etti.
“23 Mayıs’ta trafik kazası geçirdim, sağlam ayağım kırıldı. Zaten bir ayağım engelliydi, şimdi tamamen yatağa bağlıyım. Borçlarım yüzünden nefes alamaz hale geldim.” dedi.
“Amaç insanların konuşmasını engellemek”
Yalçın, yaşananların yalnızca hukuki süreç olmadığını, bir baskı mekanizmasına dönüştüğünü savundu:
“İnsanlar sosyal medyada düşüncelerini ifade edemesin, eleştiri yapamasın diye yıldırma politikası uygulanıyor.”
“CHP’den destek talep ettim”
Yazar Fikret Yalçın, yaşadığı ağır süreç nedeniyle çözüm arayışını siyasetin ilgili organlarına taşıdığını da belirtti:
“CHP Genel Merkezine, CHP Mersin İl Başkanlığına ve Yenişehir İlçe Örgütüne yaşadığım durumu detaylı şekilde ileterek yardım talebinde bulundum. Bu baskının hem insani hem hukuki yönleriyle ele alınmasını istiyorum. Sesimi duyurmak zorundayım.”
Yalçın, yaşadığı sürecin yalnızca kişisel bir mağduriyet olmadığını, ifade özgürlüğü açısından da önemli bir sorun olduğunu dile getirerek destek çağrısını yineledi.
