Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Mersin Şube Başkanı Mehmet Sait Kayan, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası'nın (MTSO) ikiye ayrılarak bağımsız bir Sanayi Odası kurulması yönündeki girişimlere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Kayan, bu adımı bir ayrışma değil, ihtiyaçlara göre şekillenmiş bir görev paylaşımı olarak gördüklerini vurguladı.

Kayan, Mersin'in sanayide hızla büyüdüğüne, genişleyen organize sanayi bölgeleri ve sektörün kendine özgü gereksinimleri doğrultusunda bu yapısal adımın kaçınılmaz hale geldiğini belirtti. "Meseleye duygusal değil, rasyonel bakmalıyız. Geç kalırsak bu şehir çok şey kaybeder" diyerek aciliyet çağrısında bulundu.

MTSO Misyonunu Başarıyla Yerine Getirdi, Ancak Mersin Kabına Sığmıyor

MTSO'nun bugüne kadar misyonunu başarıyla yerine getirdiğini ifade eden Kayan, ancak Mersin'in artık kabına sığmayan bir potansiyeli olduğunu dile getirdi. "Bu potansiyeli performansa dönüştürmeliyiz" diyen Kayan, Mersin'in sanayide büyüyen ve lojistik ağlarla gelişen yapısının yeni bir organizasyonel yapıyı zorunlu kıldığını vurguladı. Bu noktada sadece sanayinin değil, sanayi ve ticaretin eş zamanlı alanlarda özel ilgi ile büyümesinin önem taşıdığını ve Mersin'in gelişim ivmesinin doğru yönetilmesi gerektiğini belirtti.

Kentin ekonomisini şekillendirecek bu girişimin ancak ortak akıl, uzlaşı ve stratejik yönetim anlayışıyla anlamlı olabileceğini ifade eden Kayan, sürecin tüm paydaşların katkısıyla ilerlemesi gerektiğinin altını çizdi. "Mersin'in kalkınması için kurumlar arası sinerjinin bozulmaması şart. Bu bir kurumsal düzenleme değil, Mersin'in geleceğine yönelik stratejik bir adımdır. Bu süreç güçlü bir altyapı, doğru yönetim ve vizyoner bir yaklaşımla şekillenirse kentimiz büyük kazanımlar elde eder. Sanayi Odası ancak bu temeller üzerine inşa edilirse anlam kazanır" diye konuştu.

Sanayi ve Ticaretin Hizmet İhtiyacı Farklı

Sanayi ve ticaret erbabının aynı masa etrafında aynı çözüm arayışında bulunmasının sürdürülebilir olmadığını ifade eden Başkan Kayan, sanayicinin hizmet beklentilerinin daha teknik, daha yapısal ve uzun vadeli olduğunu söyledi. Kayan, "Sanayici ile tüccarın aynı masada oturup aynı sorunları konuşması, aynı çözümleri beklemesi gerçekçi değil. Bu şehirde sanayi yatırımları büyüyor, organize bölgeler artıyor, sanayicinin ihtiyaçları çeşitleniyor. Bu yapı bugünün değil, yarının Mersin'ine hazırlanmak için düşünülmeli" ifadelerini kullandı.

Mersin'in Sanayide ve Üretimde Güçlenmesi İçin Stratejik Hamle Şart

Türkiye'nin üretim ve ihracat gücü açısından Mersin'in üstlendiği rolün giderek kritikleştiğine dikkat çeken Kayan, kent için çizilmesi gereken ekonomik vizyona işaret etti. "Her şehrin bir misyonu vardır. Antalya nasıl turizm şehri olarak kurgulandıysa, Mersin de lojistikte, sanayide ve tarımda büyümeli. Organize sanayi bölgeleri hızla çoğalıyor. Bu tablo, sanayicinin ortak akılla, birlikte hareket edebilme yeteneğiyle kendi güçlü lobisini oluşturması gerektiğini açıkça gösteriyor. Biz yıllardır bu ihtiyacı dile getiriyoruz" şeklinde konuştu.

Sanayi Odası girişimlerinin bir bölünme ya da çatışma anlamına gelmediğinin altını çizen Kayan, bu adımın doğru zeminde atılması durumunda Mersin'in sanayi kapasitesini güçlendireceğini vurguladı: "Bu bir ayrışma değil, görev dağılımıdır. Kimsenin konfor alanını dağıtmak ya da biri ya da birilerine alan açmak da değil. Burada amaç, sanayicinin kendi kulvarında daha etkin, daha verimli, daha rekabetçi bir hizmet yapısı oluşturmasıdır. Bu yapının şehrin ekonomik verilerine katkı sağlayacağını ve Mersin'in uluslararası arenadaki rekabet gücünü artıracağını da düşünüyoruz."

"Duygusal Değil, Rasyonel Olmalıyız"

Sürecin şehrin geleceği için doğru bir stratejiye dayanması gerektiğini vurgulayan Başkan Kayan, "Biz bu yapının, ayrıştırıcı değil birleştirici, dağıtan değil toparlayan bir anlayışla ele alınmasından yanayız. Eğer amaç gerçekten Mersin'in rekabet gücünü artırmak, sanayicinin potansiyelini açığa çıkarmaksa, bu girişimi desteklemekten memnuniyet duyarız. Tek şartımız var: Bu meseleye duygusal değil, rasyonel ve stratejik bir bakış açısıyla yaklaşılmalı. Görev paylaşımı ile şehrimizin güçlü geleceğini inşa etmek hepimizin vazifesidir. Potansiyeli açığa çıkaracak organizasyonlara ve bu konuda oluşan güçlü kamuoyuna kayıtsız kalamayız. Eminim ki Mersin'in geleceğini düşünen, bu şehrin güçlenmesi için çaba sarf eden hiçbir kişi ya da kurum bu düşünceye uzak durmayacaktır" diyerek sözlerini tamamladı.

Muhabir: Ahmet Biracı