Dünyada sadece 33 türü bulunan denizatlarının nesli, küresel ölçekte tehdit altında. Türkiye’de ise, Akdeniz başta olmak üzere yalnızca 3 türü yaşamını sürdürüyor. Mersin Üniversitesi (MEÜ) Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Bedii Cicik ve Prof. Dr. Deniz Ayas, denizatlarının ekosistemdeki hayati rollerini vurgulayarak, bu türlerin korunması için çevresel tehditlere karşı duyarlılık gösterilmesi gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.
Prof. Dr. Bedii Cicik, denizatlarının Syngnathidae ailesine ait, kemikli balıklar olduğunu ve Türkiye sularındaki denizatlarının başlıca yaşam alanlarının denizlerin kıyıya yakın kesimleri olduğunu belirtti. Bu bölgelerdeki kirliliğin ve avcılığın etkisiyle denizatlarının sayılarının hızla azaldığını ifade etti. Cicik, denizatlarının başlıca tehditlerinin kirlilik ve avcılık olduğuna dikkat çekerek, "Bu kesimler kirliliğin etkisi altında ve aynı zamanda avcılıkla karşı karşıya. Bu durum, denizatlarının sayılarının gün geçtikçe azalmasına yol açıyor," dedi.
Denizatlarının, deniz akvaryumlarında, süs eşyası olarak veya geleneksel Çin tıbbında kullanılmasının yaygın olduğunu belirten Cicik, bu canlıların ekosistemde besin zincirinin alt basamaklarında yer aldığını ve çeşitli çevresel faktörlere bağlı olarak yaşam alanlarının bozulmasının, bu canlıları tehdit altına soktuğunu söyledi. "Erkek denizatları doğurur" şeklinde bilinen bir özellikleri olduğunu vurgulayan Cicik, denizatlarının yaşam alanlarının korunmasının önemini belirtti.
Prof. Dr. Deniz Ayas, son yıllarda Mersin Körfezi'nde düzenli dalışlar yaptıklarını ve denizatlarının son 2-3 yıldır çok nadir görüldüğünü ifade etti. Ayas, deniz çayırlarının tahrip olması ve iklim değişikliğinin etkisiyle bu canlıların görülme oranlarının azaldığını belirtti. "Deniz çayırlarını koruyarak, denizatlarının geleceğini garanti altına alıyoruz," dedi.
Koruma Çalışmaları
Prof. Dr. Cicik, denizatlarının yaşam alanlarının, yani deniz çayırlarının korunmasının, bu eşsiz canlıların korunmasında önemli bir adım olduğunu belirtti. Ayrıca, avcılık sırasında denizatlarının ağlara takılması durumunda, zarar vermeden denize bırakılmalarının önemli olduğunu vurguladı. Bu şekilde, denizatlarının yaşamlarını sürdürebilmeleri için adımlar atılması gerektiğini ifade etti.
Mersin Üniversitesi öğretim üyeleri, deniz çayırlarının korunmasına yönelik daha fazla önlem alınması gerektiğini ve bu bölgedeki ekosistem dengesinin bozulmaması için çevresel farkındalık yaratılmasının önemini tekrar vurguladı.
