Hollanda

Hollanda’da koalisyon krizi olursa, başbakan adayı Günay Uslu olur

Bu yıl içinde, Hollanda Film Festivali Denetim Kurulu Başkanı ve Amsterdam Halk Kütüphanesi Denetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak atanan Uslu, şimdi de Hollanda Yazarlar Merkezi’nin “Denetim Kurulu Başkanı” oldu.

Abone Ol

Bu yıl içinde, Hollanda Film Festivali Denetim Kurulu Başkanı ve Amsterdam Halk Kütüphanesi Denetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak atanan Uslu, şimdi de Hollanda Yazarlar Merkezi’nin “Denetim Kurulu Başkanı” oldu.

Günay Uslu, Yüksek organların başkanlığına atanma ve seçilmesinde rekor kırarken, QUOTE Dergisine kapak konusu oldu.

Sosyal ve kültürel başarılarının yanında, iş dünyasında da zirveye çıkan Günay Uslu’nun estirdiği rüzgâr, ağabeyi Atilay Uslu ve ortakları Yıldıray Karaer’i de kamçılıyor.

Atilay Uslu: “Dünya Şampiyonası sırasında Curaçao ile Houston, Kansas City ve Philadelphia arasında uçuş yapacağız.”

Yıldıray Karaer: “Yıllık %9’luk büyüme oranına sahip Türk havacılığında Corendon da aynı başarıyı gösterecektir.”

(Günay Uslu’nun yanında, Atilay Uslu ve Yıldıray Karaer’in de kamçılanmış başarılarını okuyacaksınız)

(Tamamının Hollandacasını en altta bulacaksınız.
De Nederlandse versie staat onderaan?)


İlhan KARAÇAY yazdı:

Aylardır kendisinden sitayişle söz etmekte olduğum Günay Uslu için, hiç de abartı yapmadığımın kanıtına, aşağıdakileri okuduktan sonra siz de ikna olacaksınız. Çünkü burada anlatılan, sadece bir başarı öyküsü değil; Hollanda’da göçmen kökenli bir çocuğun, azimle, bilgiyle ve karakterle, ülkenin en üst karar mekanizmalarına kadar nasıl yürüdüğünün hikayesidir.
İlkokul sıralarından üniversite kürsülerine, akademiden kültür ve sanat dünyasına, oradan devlet yönetimine ve iş dünyasının zirvesine uzanan bu yol, tesadüflerle değil, yıllara yayılan birikimle döşenmiştir.

Hollanda bugün bir koalisyonlar ülkesidir. Siyasi dengelerin pamuk ipliğine bağlı olduğu, krizlerin sıkça yaşandığı bu düzende, zaman zaman partiler üstü, dışarıdan bir başbakan arayışı gündeme gelir. Örneğin, bugünkü Başbakan Dick Schoof, Wilders’in Başbakanlığına sıcak bakılmayınca, dışarıdan başbakanlığa getirilmiştir. İşte tam da böyle bir tabloda, ben hiç tereddütsüz söylüyorum: Eğer Hollanda bir gün dışarıdan bir başbakan aramak zorunda kalırsa, aranan isim Günay Uslu olur. Çünkü o, sadece bir siyasetçi değildir. O, akademiyi bilen, kültürü soluyan, sanatı yöneten, devleti tanıyan ve ekonomiyi okuyabilen nadir isimlerden biridir.


Günay Uslu, Bakanlığı sırasında Başbakan Rutte ile yan yana…

Günay Uslu’nun Hollanda’nın en saygın kurumlarında üst üste başkanlık görevlerine getirilmesi, rastlantı değildir. Film festivallerinden edebiyat merkezlerine, müze konseylerinden akademik yapılara kadar aynı ismin tekrar tekrar tercih edilmesi, devletin ve toplumun ona duyduğu güvenin açık bir göstergesidir. Kültür ve Medya’dan sorumlu Devlet Bakanlığı yaptığı dönemde sergilediği sakin duruş, kapsayıcı dili ve kriz anlarında gösterdiği denge, bugün hâlâ kulislerde örnek gösterilmektedir.


QUOTE Dergisine kapak olan Günay Uslu ve Atilay Uslu’nun Dünya Futbol Şampiyonası için, Curaçao-ABD uçuşlarını yapacak olan Curaçao bayraklı Corendon uçağı.

Bu başarı hikayesinin arka planında güçlü bir aile yapısı da vardır. Ağabeyi Atilay Uslu’nun girişimci cesareti ve vizyonu, ortakları Yıldıray Karaer’in iş dünyasındaki tecrübesiyle birleşmiş; Corendon markası, sadece bir şirket değil, bir başarı modeline dönüşmüştür. Günay Uslu’nun entelektüel birikimi ve yönetsel sezgisiyle bu yapı daha da güçlenmiş, aile bağları profesyonel akılla harmanlanmıştır. Bu sinerji, nadir rastlanan bir bütünlük sunmaktadır.

Bakınız Günay Uslu’nun, hiç kimseye nasip olmayacak geçmişinden bugüne kadar geçirdiği başarılara. Bu satırlar, yalnızca bir kişinin özgeçmişi değildir; Hollanda toplumunda göçmen kökenli bireylerin önüne konan görünmez duvarların, bilgiyle ve emekle nasıl aşılabileceğinin canlı bir belgesidir. Aşağıda okuyacaklarınız, neden aylardır Günay Uslu’nun adını özellikle ve ısrarla yazdığımı, hatta onun adını başbakanlık ihtimaliyle yan yana anmaktan neden çekinmediğimi bütün açıklığıyla ortaya koyacaktır.

Şimdi gelin, bu iddianın ve bu vurguların soyut sözler olmadığını, somut adımlar ve yıllara yayılan bir emekle nasıl örüldüğünü birlikte görelim. Günay Uslu’nun hikayesi, bir anda parlayan bir isimden ibaret değildir. İlkokuldan başlayarak akademik kürsülere, kültür ve sanat kurumlarının yönetimlerinden devletin en üst katlarına kadar uzanan bu yolculuk, her aşaması emekle, bilgiyle ve istikrarla inşa edilmiş bir çizgiyi ortaya koymaktadır. Aşağıda yer alan satırlar, bu uzun yürüyüşün duraklarını, sorumluluklarını ve kazanımlarını bütün açıklığıyla gözler önüne seriyor.

İlkokul: Hollanda’da göçmen bir ailenin çocuğu olarak ilkokulu tamamladı.
Ortaokul / Lise: Hollanda’da eğitimine devam ederek üniversiteye hazırlandı.
1993: Amsterdam Yüksekokulu’nda Tarih öğretmenliği propaedeutic diploması.
1996: Amsterdam Üniversitesi’nde Hollanda Hukuku propaedeutic diploması.
2000’li yıllar: Amsterdam Üniversitesi’nde Kültür Bilimi ve Avrupa Kültür Tarihi alanlarında yüksek lisans (MA).
2015: Amsterdam Üniversitesi’nde doktora (Osmanlı İmparatorluğu’nda Kültür Politikaları üzerine).

Akademik görevler:
*Amsterdam Üniversitesi’nde kültür ve tarih araştırmacısı.
*Leiden Üniversitesi’nde Hoşgörü Kürsüsü’nde görev.

Kültürel ve sanatsal kurumlar:
*Amsterdam Eye Film Müzesi Konseyi Başkanı.
*Lahey’deki Maurits Müzesi Danışma Kurulu Üyesi.
*Rembrand Derneği Danışma Kurulu Üyesi.
*Allard Pierson Danışma Kurulu Üyesi.
*NIOD Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi.

İş dünyası:
*Corendon Turizm Grubu’nda çeşitli dönemlerde yöneticilik.
*Corendon Yan Vakfı Başkanlığı.
*2023 itibarıyla Corendon CEO’su.

Siyaset:
10 Ocak 2022 – 1 Aralık 2023 arasında Hollanda hükümetinde Kültür ve Medya’dan sorumlu Devlet Bakanı.

Kültürel görevler:
*2025 Boekenbon Edebiyat Ödülü Jüri Başkanlığı.
*2025 itibarıyla Hollanda Film Festivali Denetim Kurulu Başkanlığı.
*2025 sonu itibarıyla Hollanda Yazarlar Merkezi’nin Denetim Kurulu Başkanı.


Çeşitli kuruluşların başına getirilme yarışında önde giden Günay Uslu, Hollanda Yazarlar Merkezi’nin Denetim Kurulu Başkanlığına getirilişinin ikinci günü, kuruma gelerek elemanları ile tanıştı.

Bu noktadan sonra kelimeler bana ait değil. Günay Uslu’nun yolculuğunu, birikimini ve duruşunu, QUETO Dergisi’nin sayfalarında tüm ayrıntılarıyla okuyacaksınız. Okudukça, yukarıda kurduğum cümlelerin neden abartı olmadığını siz de göreceksiniz.

Sizlere öncelikle QUOTE dergisinde kapak konusu olan Günay Uslu haberinin özetini sunuyorum.
Haberin tamamının Türkçe ve Hollandacasını da en altta bulacaksınız.

HOLLANDA İŞ DÜNYASININ EN CİDDİ DERGİSİ QUOTE, GÜNAY USLU’YU KAPAK YAPTI

Hollanda iş dünyasının en etkili ve en ciddi yayınlarından biri olarak kabul edilen Quote dergisi, son sayısında Corendon CEO’su Günay Uslu’yu kapak konusu yaptı. Quote dergisine göre, Uslu’nun kariyeri, klasik iş dünyası kalıplarının çok ötesinde, farklı alanlar arasında cesur geçişlerle şekillenmiş bir yolculuğu temsil ediyor.

Quote dergisine göre Gunay Uslu’nun Corendon serüveni, Ocak 1997’de Haarlem’de bir dükkânın üst katında başladı. O dönemde tatil satışlarının Teletekst üzerinden yapıldığı yıllarda, ağabeyi Atilay Uslu’nun teşvikiyle işe koyulan Uslu, şirketin ilk günlerinden itibaren büyüme sürecinin tam merkezinde yer aldı. Quote dergisine göre, ilk rezervasyonun ardından işlerin hızla büyümesiyle birlikte Uslu, yakın çevresinden insanları işe alarak kısa sürede milyonlarca euro ciro yapan bir yapının oluşmasına katkı sağladı.

Ancak Quote dergisine göre, Corendon’daki bu hızlı yükseliş Uslu için yeterli olmadı. Şirket büyürken, Uslu bilinçli bir tercih yaparak üniversiteye geri döndü. Quote dergisine göre Uslu, bu kararı alırken kendisini farklı alanlarda da sınamak istediğini ve yalnızca iş dünyasıyla sınırlı kalmak istemediğini açıkça ifade etti. Akademik kariyer ve doktora süreci, onun düşünsel dünyasını derinleştiren önemli bir durak oldu.

Quote dergisine göre Uslu’nun kariyerindeki bir diğer önemli dönemeç ise siyasetti. Hollanda hükümetinde Kültür ve Medya’dan sorumlu Devlet Sekreteri olarak görev yapan Uslu, bu süreçte kamusal sorumluluk ile yöneticilik deneyimini bir arada yaşadı. Quote dergisine göre, bu siyasi deneyim, Uslu’nun liderlik anlayışına farklı bir perspektif kazandırdı.

2023 yılında Corendon CEO’su Steven van der Heijden’in görevinden ayrılmasıyla birlikte, şirketin başına geçmesi istenen isim Günay Uslu oldu. Quote dergisine göre, Uslu bu göreve getirilirken hem şirkete olan hâkimiyeti hem de kriz yönetme becerisi etkili oldu. Uslu, Quote’a yaptığı değerlendirmede, aile bağlarının da bu süreçte rol oynadığını, ancak asıl belirleyici unsurun işi yapabileceğine duyulan güven olduğunu vurguladı.

Quote dergisine göre Gunay Uslu’yu diğer üst düzey yöneticilerden ayıran en çarpıcı özelliklerden biri, Corendon’da hiçbir hissesi olmaması. Şirketin kurucuları arasında yer almasına rağmen bilinçli olarak hissedar olmayı reddeden Uslu, bu tercihini özgürlük anlayışıyla açıklıyor. Quote dergisine göre Uslu, hisse sahibi olmamanın kendisine istediği zaman karar alma ve yön değiştirme alanı tanıdığını ifade ediyor.

Bu tercih, “yarın ayrılabilir mi” sorusunu da gündeme getiriyor. Quote dergisine göre Uslu, bu soruya net bir yanıt veriyor. Şu anda Corendon’dan ayrılmayı düşünmediğini, çünkü tamamlaması gereken bir görev olduğunu söylüyor. Quote dergisine göre bu görev, kâr ya da müşteri sayısından ziyade, şirketi geleceğe dayanıklı ve sağlam bir yapıya kavuşturmakla ilgili.

Quote dergisine göre Uslu, başarıyı sayısal göstergelerle değil, sezgileriyle ölçüyor. Bir işin ne zaman tamamlandığını hissettiğini söyleyen Uslu, bu sürecin iki yıl mı beş yıl mı süreceğini bilmediğini, ancak hedefe ulaşana kadar Corendon’un başında kalacağını dile getiriyor. Quote dergisine göre, hissedar olmasa bile kendisini şirketin ayrılmaz bir parçası olarak görüyor.

Quote dergisine göre Günay Uslu, akademi, siyaset ve iş dünyasını bir araya getiren çok yönlü kimliğiyle, Hollanda’da yalnızca bir CEO değil, aynı zamanda kendi yolunu kendi çizen bir lider profili sunuyor.

(Quote dergisindeki yazının tamamını en altta bulacaksınız.)

ATİLAY USLU’NUN KARAYİP ADALARINDA OTELLER ZİNCİRİ İLE DEVLEŞTİRDİĞİ CORENDON, DÜNYA ŞAMPİYONASI’NDA CURAÇAO İLE ABD ARASINDA UÇUŞLAR YAPACAK


Corendon’un başsponsorluğu sayesinde Dünya Futbol Şampiyonasına katılma hakkı elde eden küçücük Curaçao’nun milli takımı ve Curaçao-ABD arasında uçuş yapacak olan Corendon uçağı.

Turizm ve havacılık sektöründe attığı cesur adımlarla adından sıkça söz ettiren Corendon, bu kez gözünü dünyanın öteki ucuna dikti. Hollanda merkezli Türk sermayeli şirket, 2026 FIFA Dünya Kupası için Karayipler’de tarihi bir organizasyona imza atmaya hazırlanıyor.

Corendon’un Yönetim Kurulu Başkanı Atilay Uslu’nun Curaçao’nun başkenti Willemstad’da düzenlenen basın toplantısında açıkladığı proje, sadece bir uçuş planlaması değil, aynı zamanda küresel ölçekte bir marka hamlesi olarak değerlendiriliyor.

CURAÇAO’DAN ABD’YE ÖZEL DÜNYA KUPASI UÇUŞLARI

Corendon, 2026 Dünya Kupası sırasında Curaçao Milli Takımı’nın maçlarını oynayacağı Amerika Birleşik Devletleri şehirlerine doğrudan uçuşlar düzenleyecek. Bu kapsamda Curaçao’dan Houston, Kansas City ve Philadelphia’ya özel seferler planlandı.

Bu uçuşlar için Corendon filosuna ait Boeing 737 tipi bir uçak, “Blue Wave Livery” adı verilen ve Curaçao’nun ulusal renkleri ile futbol temasını yansıtan özel bir tasarımla boyanacak. Uçak, Haziran 2026 itibarıyla Curaçao hookup noktası olarak kullanılacak ve Dünya Kupası boyunca adeta bir hava köprüsü görevi üstlenecek.

Bu adım, Corendon’un klasik turistik destinasyon anlayışının çok ötesine geçtiğini ve spor turizmini küresel ölçekte sahiplendiğini açıkça ortaya koyuyor.

SADECE UÇUŞ DEĞİL, TAM KAPSAMLI BİR DENEYİM

Corendon’un planı yalnızca taraftarları stadyuma taşımakla sınırlı değil. Şirket, Curaçao’dan ABD’ye gidecek futbolseverler için farklı paketler hazırladı.

Bu paketler arasında sadece uçuş seçeneği olduğu gibi, uçuş ve otel konaklaması ya da uçuş, otel ve maç bileti içeren kapsamlı alternatifler de yer alıyor. Maç biletleri FIFA’nın resmi sistemi üzerinden sağlanacak ve süreç tamamen şeffaf şekilde yürütülecek.

ABD’deki üç şehirde maç günlerinde özel fanzone alanları kurulması da planlanıyor. Bu alanlarda Curaçaolu taraftarlar bir araya gelecek, maçları birlikte izleyecek ve Karayip ruhunu Amerika’ya taşıyacak.

30’DAN FAZLA OTEL, ULUSLARARASI İŞ BİRLİĞİ

Corendon, Dünya Kupası organizasyonu kapsamında ABD’de 30’dan fazla otelle anlaşma yaptı. Bu otellerin önemli bir bölümü uluslararası zincirlere, özellikle de Hilton grubuna bağlı. Bu da organizasyonun ne kadar ciddi ve profesyonel şekilde hazırlandığını gösteriyor.

Curaçao’da ise sınırlı sayıda paket için özel bir satış etkinliği düzenlendi. İlgi o kadar büyüktü ki, birçok paket kısa sürede tükendi. Bu tablo, Curaçao halkının ve diaspora taraftarlarının Dünya Kupası heyecanını ne denli sahiplendiğini de gözler önüne serdi.

CORENDON, BİR HAVAYOLUNDAN FAZLASI

Atilay Uslu’nun Willemstad’daki açıklamaları, Corendon’un kendisini yalnızca bir havayolu şirketi olarak görmediğini bir kez daha ortaya koydu. Uslu’nun ifadelerine göre bu proje, Curaçao’ya duyulan güvenin ve uzun vadeli iş birliğinin bir sonucu.

Curaçao Milli Takımı’nın sponsorlarından biri olan Corendon, bu organizasyonla adanın dünya sahnesindeki görünürlüğüne de doğrudan katkı sunmuş oluyor. Küçük bir Karayip adasından dünya futbolunun en büyük sahnesine uzanan bu yolculukta, Corendon’un adı artık kalıcı biçimde yer alıyor.

TÜRK SERMAYESİ, KÜRESEL SAHNEDE

Avrupa’dan Akdeniz’e, Anadolu’dan Karayipler’e uzanan Corendon hikayesi, Türk girişimciliğinin sınır tanımadığını bir kez daha kanıtlıyor. Bugün Corendon, yalnızca tatil uçaklarıyla değil, spor turizmi, uluslararası organizasyonlar ve marka gücüyle de konuşuluyor.

Kısacası Corendon, dünyanın öteki ucunda da büyüyor. Hem de sessizce değil, güçlü bir vizyon ve iddialı bir organizasyonla.

CORENDON’UN HAVACILIK DALINDAKİ DEVLEŞMESİNİN MİMARI YILDIRAY KARAER

Corendon’un, tur operatörlüğü dalında, aralarında Türkiye, Yunanistan, Mısır, Bulgaristan, Fas, İspanya, Potekiz ve Curaçao gibi ülkelerin bulunduğu 25 ülkeye milyonlarca turist taşıdığı gerçeğinin yanında, otelcilik ve havacılık dalındaki başarıları da bilinmektedir.

Otelcilik dalında, Hollanda’daki 3, Türkiye’deki 5, İspanya’daki 2 ve Curaçao’daki zincirlerin başarısındaki roller ise, Atilay Uslu ve oğlu Atacan’ın imzasını taşıyor.
Corendon’un havacılık dalındaki başarısındaki imza, deneyimli yönetici Yıldıray Karaer’e ait.
Karaer’in bu daldaki en büyük destekçisi, amca oğlu olan Batuğhan Karaer’dir.

Türkiye’nin önde gelen ekonomi ve finans buluşmalarından biri olan ‘5. Finansın Geleceği Zirvesi’nde bir konuşma yapan, Corendon Group Finans Danışmanı Batuğhan Karaer, Türkiye’de havacılık sektörünün son yıllarda kaydettiği dikkat çekici performansa ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Karaer, sektörün yıllık ortalama %9’luk büyüme oranıyla yalnızca Avrupa’nın değil, dünya ortalamasının da üzerinde bir ivme yakaladığını söyledi.

Türkiye’nin stratejik konumu, artan yolcu talebi ve sektörün hızlı adaptasyon kabiliyetinin bu güçlü performansta belirleyici olduğunun altını çizen Karaer, mevcut trendin orta vadede de istikrarlı şekilde devam edeceğini vurguladı.

Karaer, hava yolu yatırımlarının sürmesi, filoların genişlemesi ve turizm hacmindeki artışın da sektörün büyümesini destekleyen ana unsurlar arasında yer aldığını belirtti.

Bankacılık, sermaye piyasaları ve reel sektörü bir araya getiren zirveye Corendon Airlines destek sponsoru olarak katkı sağladı.

Corendon bünyesinde, uzmanlaşmış degerlere yer vermeyi prensip edinen Yıldıray Karaer, bu nedenle doğcak olan her zorluğa göğüs germeyi de sağlıyor.

HOLLANDA MEDYASINDA ATİLAY USLU


Haarlem’de yayınlanan İNFO REGİO, Atilay Uslu ile alışılmışın dışında, masa başında değil, doğa içinde dolaşırken bir söyleşi yaptı

Masabaşında değil, doğa yürüyüşünde mülakat:

SEYAHAT NEREDE BAŞLAR: CORENDON’DAN ATİLAY USLU İLE BİR YÜRÜYÜŞ

Wandelingen met Impact serisinin bu yeni bölümünde gazeteci Désirée, Corendon’un kurucusu Atilay Uslu ile yola çıkıyor. Bir toplantı masası ya da ofis ortamı değil, onun için anlamı büyük olan bir mekânda yapılan bir yürüyüş söz konusu.

Birlikte girişimcilik, aile, sadelik ve bağ kurmanın gücü üzerine konuşuyorlar. Basit bir fikirden doğan bir seyahat imparatorluğunun nasıl ortaya çıktığını ve özüne sadık kalarak nasıl büyüdüğünü ele alıyorlar.

“Yürürken insan farklı konuşuyor. Daha rahat, daha samimi ve aynı zamanda zihnin de daha açık oluyor,” diyor Atilay gülümseyerek.

ATİLAY USLU İLE YÜRÜMEK


Fotoğraf: Robert Joore

Désirée ile birlikte yürüyün: Wandelingen met Impact
Bu röportaj serisinde gazeteci Désirée, bölgeden bir etki yaratan isimle birlikte yürüyüşe çıkıyor. Ne bir toplantı salonunda ne de bir masa başında, onlar için özel anlam taşıyan bir mekânda yürüyerek. Anılarla, ilhamla ve hikâyelerle dolu bir yerde. Bu yürüyüşler sırasında yalnızca girişimcilerin, liderlerin ve yenilikçilerin kişisel motivasyonlarını değil, aynı zamanda bölgemizi kendi yollarıyla nasıl şekillendirdiklerini de keşfediyoruz. Onları ne motive ediyor? Hangi zorlukları aşıyorlar? Ve geride hangi izleri bırakmak istiyorlar?

Bu bölümde Désirée, seyahat şirketi Corendon’un kurucusu ve sahibi Atilay Uslu ile yürüyor. Onun gözünden, bölgede kendisi için özel anlam taşıyan bir yerle tanışıyoruz. Bu bölgenin ardında hangi hikâyeler saklı? Etkinin ardındaki hikâyeye bizimle birlikte adım atın.

“Burası eve dönmek gibi ama bir ziyaretçi olarak. Gerçekten özenle karşılanıyorum,” diyor Atilay Uslu, Badhoevedorp’taki Corendon Oteli’nin yemyeşil bahçesinde bizi karşılarken gülümseyerek. Seyahat imparatorluğunun Avrupa’nın çok ötesine uzandığı yer tam da burası. “Randevulaşmak biraz zor oldu değil mi?” diye ekliyor. “Artık Curaçao’da yaşıyorum.”

HERKESİN

Yine de bu yer ona çok tanıdık geliyor. Bahçenin ortasında duran heybetli Boeing 747’ye doğru yürüyoruz. Kişisel asistanı da bize katılıyor. “Bu yıl 25. yılımızı kutluyoruz. Bunu kutlamak için bu uçağı dövmeliyoruz. Gerçek bir sanat eserine dönüşecek. Kız kardeşim Günay her şeyi organize ediyor. İlk bakışta anlaşılıyor, bu iş sanatla, kültürle ve bağ kurmakla ilgili.” Onaylarcasına başını sallıyor. “En güzel tarafı şu: Corendon’daki herkes buna katkı sundu. Sadece fikir değil, gerçek bir sahiplenme var. Bu hepimizin.”

“İki yıl öncesine kadar burada çalışıyordum,” diyor Atilay, yeşillikler arasında kıvrılarak uzanan patikada yürürken. “Öğle aralarında yürüyüşe çıkardım, bazen elimde bir dondurma olurdu.” Uzakları işaret ediyor. “Bu bölgede, bizim eski A4 dediğimiz yerde, harika yürüyüş ve bisiklet yolları var. Bunları kendimiz yaptık. Yakında buraya evler gelecek. Gerçekten çok güzel evler,” diyor gülerek, “doğanın tam ortasında.”

Henüz yolun başındayken Atilay kısa bir mola veriyor. “Havayollarının catering firmasıyla bir randevum var. Küçük bir şeyi kontrol etmek istiyorum,” diyor. Bir binada karşılanıyoruz. Açıklama başlar başlamaz Atilay söze giriyor. “Tam olarak neye yatırım yaptık? Gösterebilir misiniz?” Bir çalışan yeni soğuk hava deposunu ve dondurucuyu gösteriyor. Atilay onaylayarak başını sallıyor. “Artık buradan ben sorumlu değilim,” diyor rahat bir şekilde. “Ve bu gerçekten çok güzel bir his.”

10.000 ADIM

Doğa yolunda yürümeye devam ediyoruz. “Toplantılarımı en çok yürüyerek yapmayı seviyorum. Curaçao’da da öyle. Sabah altıda yürüyüş randevularım oluyor. O saatlerde henüz çok sıcak olmuyor. Yürürken konuşma şekli değişiyor. Daha samimi, daha rahat, daha keyifli. Bir de vücut için iyi,” diyor gülerek. “Her gün yaklaşık 10.000 adım atmaya çalışıyorum.”

Devam ediyor: “Girişimci olarak zihnim hep açık. Ama bazen hafta sonu hiçbir şey yapmak istemiyorum. Sakin bir şekilde uyanmak, pazar sabahı kanepede Netflix izlemek ya da terasta kahve içmek. Bunlar benim yeniden şarj olduğum anlar.”

Bugün güneş parlak bir şekilde parlıyor ve bölgeyi daha da güzel gösteriyor. Hollanda’da en çok neyi özlediği sorulduğunda hiç düşünmeden yanıtlıyor: “Hollanda havasını. Belki şaşırtıcı gelir. Curaçao’da güneş enerji vermiyor, sadece alıyor. Sürekli gölgede oluyorsun. Yarım saat sonra tükenmiş hissediyorsun. Deniz kenarında şort ve terlikle toplantı yapmak kulağa hoş geliyor ama bu tatil için güzel, çalışmak için değil.”

ÖZÜNE SADIK

“Ben bir şirket inşa etmek istiyorum. Yıllar içinde seyahat sektörü çok değişti. Ben başladığımda Hollanda’da 150’den fazla tur operatörü vardı. Şimdi sadece üç tane kaldı. Biz her zaman kendi gücümüze ve özümüze sadık kaldık. İyi olduğumuz şeye odaklanıyoruz. O da çalışan Hollandalılar için uygun fiyatlı tatiller organize etmek. Satın almalar yeni şirket kültürleri getirir. Ben hep şunu söylerim: Çok büyütme. Sade tut ve gereksiz yere zorlaştırma. Basit düşün.”

Bu ayakları yere basan bakış açısı Atilay’ın liderliğini tanımlıyor. Ama işin ötesindeki değerlerin önemini de vurguluyor. “Aile çok önemli. Corendon da bir aile şirketi. Ama aile sadece kan bağı değildir. 25 yıldır birlikte çalıştığım insanları da ailem olarak görürüm. Kalıcı ilişkilere önem veririm. Yıllardır aynı temsilcilerle çalışıyorum. Birinin hasta olduğunu duyduğumda bu beni gerçekten etkiler. Gider hastanede ziyaret ederim.” Devam ediyor: “Mesele sadece para kazanmak değil. İnsani değerler ve ilgi en az bunun kadar önemli. Bu bizim gücümüz. Corendon’un hem sert hem de yumuşak tarafı.”

“Ben hep şunu söylerim: Sade tut ve gereksiz yere zorlaştırma.”

SEZGİSEL

Atilay ile birlikte doğa alanında kıvrılarak ilerleyen sakin bir yolda yürüyoruz. Ufku işaret ediyor. “Her şey bir hisle başlar,” diyor. Sezgi, onun hem işte hem özel hayatta pusulası. “Sezgisel girişimciliğe gerçekten inanıyorum. Başlarsın. Yolda engeller çıkar, onları çözersin. Mesele sadece varış noktası değil, oraya giden yolun kendisi.”

En dikkat çekici projelerinden birini hatırlarken gülümsüyor. “Corendon’da sık sık doğaçlama yaparız. Zorlaştığında da devam ederiz. ‘Boş ver’ dediğimi asla duymazsın. Almanların dediği gibi: Wir schaffen das!” Bir an duruyor. “Biliyor musun, bu 747’yi otelin bahçesine getirebilmek için elli izin almam gerekti. İnanılmaz ama işte orada duruyor.”

MACERA

Atilay macerayı seviyor. Bu onu Curaçao’ya da götürmüş. “Bir şey inşa etmek, fethetmek, bu bende var. Yeni fırsatları yakalamak. Çocuklarıma da bunu aşılamak istiyorum: Alışılmış yolların dışına çıkın.” Gelecek hakkında tutkuyla konuşuyor. “Birkaç yıl içinde Karayipler’de yeni bir Corendon topluluğu kurmak istiyorum. Bir merkez, sıcak atan bir kalp. Curaçao’daki insanlar Corendon’un varlığından memnun. Turizm oradaki ekonominin yarısı. Biz istihdama, insanlara, sosyal projelere yatırım yapıyoruz. Milli takımı bile sponsorluyoruz. Dünya Kupası’na katılacaklarına gerçekten inanıyorum.”

“Çocuklarıma alışılmış yolların dışında düşünmeyi öğretiyorum.”

Adadaki seyahat acentesini anlatırken gülüyor. “Tam bir aile gezmesi gibi. Herkes arabasıyla geliyor, sohbet ediyor, rezervasyon yapıyor, bir kahve içiyor. Görmesi gerçekten çok güzel.”

Yavaş yavaş başladığımız yere, Corendon Oteli’ne yaklaşıyoruz. Atilay 747’ye doğru yürüyor. “Ben Tatil Adamı olarak hatırlanmak istiyorum. İnsanların yüzünde bir gülümseme olsun. Ve ‘Corendon sayesinde güzel bir tatile gidebildik’ desinler. Benim için bundan daha güzeli yok.”

GÜNAY USLU’NUN QUOTE DERGİSİNDEKİ MÜLAKATININ TAMAMI:



“Bazen uçman gerekir, bazen iniş yapman”

CORENDON’UN BEŞİĞİNİN BAŞINDAYDI. ÜNİVERSİTE VE SİYASET DÜNYASINDA YAPTIĞI BİR ARA İNİŞİN ARDINDAN GÜNAY USLU, 2024’TEN BU YANA YENİDEN YUVASINDA. BU KEZ CEO OLARAK. İNSANLAR ONA SIK SIK ŞU SORUYU SORUYOR: “ASLINDA NASIL BİR KARİYERİN VAR?”

Uzun bir pantolon ve altın rengi düğmeleri olan bir ceket giymiş. Schiphol’den kalkan bir Boeing 747 ile Badhoevedorp’taki otele getirilmiş. H&M’den alınmış, ayarlanabilir bir tokayla toplanmış saçları, Corendon kırmızısı rujuyla aynı vurguyu taşıyor. Yukarıda, uçağın yan tarafında, ağabeyi Atılay’ın yüzünün hemen yanında onun yüzü yer alıyor. Atılay, Corendon’un kurucu ortağı ve en büyük hissedarlarından biri.

Bu akşam Corendon’un 25. yıl dönümü için düzenlenen personel gecesi. Günay Uslu’nun tabloları ilk kez bu gece tanıtılıyor. Kokteyllerde güneş ve kumsal imgeleri hâkim. Ziyaretçiler, “seyahat” ve “özgürlük” kavramlarını çağrıştıran sahnelerle karşılaşıyor. Bu çağrışımlar temel alınarak sanatçı Lieuwe van Gogh tabloları yaptı ve uçağı resmetti.

“Gerçek bir Van Gogh’umuz var diyebilir miyiz?” diye gülüyor, sanat ve kültür meraklısı Uslu.

QUOTE bu akşam onunla neredeyse hiç konuşamıyor. Programı son derece yoğun. Çalışanlar, akrabalar ve ailesi etrafını sarmış durumda. Kutlaması gereken çok şey var.

Ve gerçekten de öyle.

2024, onun CEO olarak geçirdiği ilk yıl. Müşteri sayısı 645 binden neredeyse 800 bine çıktı. Ciro 800 milyon euronun üzerine ulaştı.

“Evet, 2025 için 1 milyar euroyu hedefliyoruz,” diyor. “Ama rakamlar hakkında konuşmayı sevmiyorum. Çoğu zaman her şey rakamdan ibaret değil.”


Geçtiğimiz yıl Corendon, FCN Business Excellence Award ile ödüllendirildi.
Günay Uslu, karizmatik bir yönetici, evli, iki çocuk annesi ve girişimci Türk ebeveynlerin kızı. Kendisine fazla beklenti yüklenmeden yetiştirildi.

Bu kadın neden sürekli yön değiştiriyor? Onu ne harekete geçiriyor? Ve neden Corendon gibi dev bir seyahat şirketinin başına geçerek önümüzdeki 25 yıla hazırlanıyor?

“ŞİRKET KURMAK VE BAŞARI GÜZEL AMA BEN ŞUNU MERAK EDİYORDUM: BEN NEREDEYİM, NEREDE İYİYİM?”

On dördüncü yaşına kadar okuma yazma bilmiyordu. Ama bunu hiçbir zaman bir eksiklik olarak görmedi. “Bunu bilmemek ayıp değildi,” diyor. Evde sözlü bir kültür hâkimdi; kendini ifade etmek, anlatmak, hikâye kurmak önemliydi. Kız kardeşi Meral daha sonra film yapımcısı oldu. Ağabeyi Atılay ise genç yaşta iş dünyasında başarı kazandı.

“Annemle babamın temel yaklaşımı hep şuydu: ‘Yap, ama sıçramaya da cesaret et. Denemekten korkma.’”

İki dilli bir evde büyüdüler. Günay Uslu, bir yandan kişisel gelişimle, öte yandan gelişim psikolojisiyle erken yaşta tanıştı. Hızlı geçişler yapmayı öğrendi.

“Okulda bazen başörtülü tek kız bendim. O zaman ister istemez şu soruyla yüzleşiyorsun: Ben kimim?”

Kadınların siyasette neden bu kadar az temsil edildiği sorusu, onun hayatına erken yaşta girdi. Kız kardeşi Meral, başörtüsü nedeniyle staj yaparken engellerle karşılaştı. Günay Uslu ise önce belediye meclisi üyeliğine, ardından devlet sekreterliğine uzanan bir yol izledi.

Yirmi bir yaşında Mehmet Ayvaz ile evlendi. “Ailem şok oldu,” diyor. “Çok gençtim ve yaptığım tercih gelenekseldi.”

Bu erken evlilik, çevresinde şaşkınlık yarattı ama onun için bilinçli bir karardı. “Hayatımda her şey planlı değildi ama sezgilerime güvenirdim.”

“ANNEM DÖRT HANELİ SAYILARI ZİHİNDEN TOPLARDI. BEN HÂLÂ HESAP MAKİNESİ KULLANIRIM.”

Günay Uslu Haarlem’de doğdu ve büyüdü. Babası 1964’te Türkiye’den Hollanda’ya geldi. Önce Belçika’daki madenlerde çalıştı, ardından Hollanda’da inşaat sektörüne geçti. Annesi ev hanımıydı.

“Babam pratik zekâsıyla öne çıkardı,” diyor. “Ama annem gerçek bir hesap makinesiydi. Dört haneli sayıları kafasından toplardı. Ben hâlâ hesap makinesi kullanırım.”

Uslu, eğitime ve öğrenmeye her zaman büyük ilgi duydu. Ancak onu asıl çeken, diploma değil, anlamaktı. “Analiz etmeyi seviyorum. Kalıpları, sorunları ve çelişkileri görmeyi. Sonra da kendime şunu soruyorum: Burada ne yapabilirim?”

Bu sorgulayıcı tavır onu üniversiteye götürdü, ardından akademik dünyaya. Aynı zamanda iş dünyasıyla da bağını koparmadı. Corendon’da edindiği erken deneyimler, ona teorinin pratikle nasıl buluştuğunu gösterdi.

“İnsanlar bana sık sık soruyor: Sen aslında nesin? Akademisyen misin, politikacı mı, yönetici mi?” diyor. “Ben kendimi tek bir kimliğe hapsetmiyorum. Hayatım çizgisel ilerlemedi.”

Bu çok yönlülük, bazılarına göre bir zaaf. Ama Uslu’ya göre tam tersine bir güç. “Beni motive eden şey merak. Bir konunun derinine inmek ve sonra oradan başka bir yere sıçrayabilmek.”

Corendon’a her zaman bir adım mesafede durdu. Şirketi içeriden de dışarıdan da tanıdı. “Bazen uçağı uçurursunuz, bazen iniş yaparsınız. İniş yapmak başarısızlık değildir. Bazen gereklidir.”

“ANALİZ ETMEK, KALIPLARI VE SORUNLARI GÖRMEK VE SONRA ŞUNU SORMAK: BEN BURADA NE YAPABİLİRİM?”

Siyasete adım attığında kimse onun için kolay olacağını düşünmüyordu. Devlet sekreterliği görevine başladığında, ilk haftalardan itibaren yoğun bir baskıyla karşı karşıya kaldı. Geçmişten kalan dosyalar, yarım kalmış dosyalar ve kamuoyunun yüksek beklentisi önündeydi.

“İlk ayımda, benden önce yaşanan krizlerin faturası önüme kondu,” diyor. “Medya sertti. Herkes senden hemen netlik, hemen çözüm bekliyor.”

Bu dönem, onun için bir dayanıklılık sınavıydı. Hızlı kararlar almak zorundaydı ama aynı zamanda uzun vadeyi de düşünmesi gerekiyordu. “Siyaset, sürekli açık bir vitrin gibi. Ne yaparsanız yapın izleniyorsunuz.”

Eleştiriler karşısında geri çekilmedi. “Benim refleksim kaçmak değil,” diyor. “Zorlaştığında daha dikkatli olurum.”

Bu yaklaşım, onun liderlik tarzını da şekillendirdi. Kriz anlarında sakin kalmak, duyguyla değil analizle hareket etmek. “Sorunları kişisel algılamam. Onları çözülmesi gereken başlıklar olarak görürüm.”

Ancak bu tempo sürdürülebilir değildi. Siyasetin yoğunluğu, ailesi ve kendisi için başka soruları da beraberinde getirdi. “Bir noktada şunu fark ediyorsunuz: Her iniş bir son değil. Bazen yön değiştirmek gerekir.”

YUVAYA DÖNÜŞ

2022’de siyasetten ayrıldı. Bu, bir kopuş değil, bilinçli bir yön değişikliğiydi. Aynı dönemde Corendon da zorlu bir süreçten geçiyordu. Pandemi, seyahat sektörünü derinden sarsmıştı. Uçaklar yerde kalmış, belirsizlik hâkimdi.

“Devlet destekleri vardı ama bunlar yeterli değildi,” diyor. “Ayakta kalmak için borçlanmak zorunda kaldık. Bu kolay bir karar değildi.”

Risk almak kaçınılmazdı. Uslu, yeniden Corendon’a döndüğünde karşısında yalnızca bir şirket değil, ağır bir sorumluluk da buldu. “Burası benim için sadece bir iş değil. Geçmişim, ailem, hatıralarım burada.”

Pandemi sonrasında şirketi yeniden ayağa kaldırmak için hızlı ve net adımlar atıldı. Filonun yenilenmesi, destinasyonların gözden geçirilmesi ve mali disiplin öncelik hâline geldi.

“Bazen kaptan köşküne geçmeniz gerekir,” diyor. “Fırtına varsa, orada durup yön vermelisiniz.”

Bugün tablo farklı. Corendon yeniden büyüme yolunda. Uslu için bu dönüş, sadece profesyonel değil, kişisel bir anlam da taşıyor. “Yuvaya dönmek, geriye gitmek değildir. Bazen ilerlemenin tek yoludur.”

Rakamlar, dönüşün sadece duygusal olmadığını gösteriyor.

CORONDON RAKAMLARLA (2024)

Müşteri sayısı: 800.000
Destinasyon sayısı: 85
Ciro: 839,5 milyon euro
Kâr: 10,5 milyon euro
Çalışan sayısı: 551

Bu sonuçlar, pandemi sonrası dönemde atılan adımların karşılığını verdiğini gösteriyor. Ancak Günay Uslu, başarıyı yalnızca bilançoyla ölçmüyor.

“İnsanlar ithal avokadoya karşı çıkıp seyahat sektörünü hedef alıyorsa, burada bir sektörü şeytanlaştırma söz konusu,” diyor. “Uçmayı yasaklayamazsınız. Ama daha temiz hâle getirebilirsiniz.”

Sürdürülebilirlik konusundaki yaklaşımı net. Corendon, daha yeni ve daha az yakıt tüketen uçaklara yatırım yapıyor. Alternatif yakıtlar ve şeffaf raporlama da bu politikanın parçası.

“Biz yeşil yıkama yapmıyoruz,” diyor. “Ne yapabiliyorsak onu söylüyoruz. Yapamadığımızı da açıkça dile getiriyoruz.”

Uslu’ya göre seyahat, modern hayatın vazgeçilmez bir parçası. “İnsanların dünyayı görme ihtiyacı var. Bunu inkâr ederek ilerleyemezsiniz.”

HİSSEDAR OLMAMAK

Günay Uslu’nun Corendon’da hissesi yok. Bu, bilinçli bir tercih. “Bu bana özgürlük veriyor,” diyor. “Şirketi yönetiyorum ama ona zincirlenmiş değilim.”

CEO olarak sorumluluğu büyük, ancak hissedar olmamak ona mesafe ve hareket alanı sağlıyor. “Gerekirse valizimi toplayıp gidebileceğimi bilmek, kararlarımı daha dürüst almamı sağlıyor.”

Bu yaklaşım, onun liderlik anlayışının da bir parçası. Gücü sahiplikten değil, güvenilirlikten aldığını düşünüyor. “İnsanlar sizin burada neden durduğunuzu bilmeli. Benim cevabım net: Çünkü doğru olduğuna inanıyorum.”

Corendon’un geleceğine dair planlar iddialı. Yeni destinasyonlar, farklı iş modelleri ve daha sürdürülebilir bir filo. Ama Uslu için bunların hiçbiri mutlak değil.

“Hayatta her şey geçicidir,” diyor. “Bir yerde katkım kalmadığını hissedersem, çekilirim. Bu hem kendime hem şirkete karşı dürüstlüktür.”

“YAPTIĞIM İŞTEN KEYİF ALIYORUM. ŞİRKET FANTASTİK. AMA GEREKİRSE VALİZİMİ TOPLAR GİDERİM. KİMSEYİ ARAMAM.”

Günay Uslu için hayat, doğrusal bir kariyer hikâyesi değil. Daha çok inişleri ve kalkışları olan bir uçuş gibi. Bazen yükselmek, bazen yere yaklaşmak gerekiyor.

“Bazen uçman gerekir, bazen iniş yapman,” diyor. “Ama önemli olan, kontrolü kaybetmemek ve nereye gittiğini bilmek.”

Onu tanımlayan da tam olarak bu. Merak, analiz, hareket ve gerektiğinde yön değiştirme cesareti. Corendon’un beşiğinde başlayan yolculuk, üniversite ve siyaset üzerinden yeniden yuvaya dönmüş durumda. Ama bu, son durak değil.

Corendon CEO’su Günay Uslu: “Bilinçli olarak hisse almıyorum, özgürlüğümü seviyorum”

Corendon’un kuruluşunda yer aldı, doktorasını yaptı, devlet sekreteri oldu ve şimdi yeniden CEO olarak işin başında. Günay Uslu’ya kimse hangi rotadan uçması gerektiğini söyleyemez. “İçgüdülerimi izlerim, bir şeyin başarıldığını hissederim.”

Bakanlık görevi, doktorası ve CEO unvanından çok önce, Günay Uslu Ocak 1997’de Haarlem’de bir dükkânın üst katında, daha sonra Corendon adını alacak olan işe başladı. Kardeşi Atilay’ın teşvikiyle Teletekst üzerinden tatil satmaya koyuldu. İlk rezervasyondan itibaren şirket hızla büyüdü: “Bir arkadaşımı, bir yeğenimi, bir komşumu işe aldım. Birden fazla ofis odasına, daha fazla kata yayıldık ve milyonlarca ciro yapar hâle geldik.”

Tüm bunlar, hissedar olan Atilay ve ortağı Yıldıray Karaer’i son derece memnun ediyordu. Buna rağmen Uslu, zirvedeyken üniversiteye geri dönmeyi tercih etti. “Şirketi kurmak ve yürütmek keyifliydi ama kendime meydan okumak istedim. Şunu bilmek istedim: Başka nelerde iyiyim?”

Hissesi olmayan bir CEO

Bunun ardından üniversitede, siyasette ve Corendon’da devam eden bir kariyer gelir. Eski CEO Steven van der Heijden 2023’te ayrılacağını açıkladığında, Uslu’ya görevi devralmak isteyip istemediği sorulur. “CEO olabilecek tek kişi benim demek istemem,” diyor. “Ama ‘Günay yapabilir’ diye düşünüldü. Aileden olmam da elbette etkili oldu.”

Corendon’un 25. kuruluş yılı kutlamalarında yüzü dev bir Boeing 747’nin üzerinde yer alırken, hissedarlar listesinde adı yoktur. Van der Heijden yüzde 5 hisseye sahipken, Atilay ve Yıldıray hâlâ yüzde 40’ar paya sahipken, Günay bilinçli olarak sıfırda kalmayı tercih eder. Şirketin kuruluşunda yer alan kadının kendisine ait tek bir payı bile olmaması nasıl açıklanabilir?
“Bilinçli olarak hisse almıyorum, çünkü özgürlüğümü çok seviyorum. Bu bana ‘gidiyorum’ ya da ‘geliyorum’ deme alanı veriyor.”

Günay Uslu ne zaman ayrılır?

Bu özgürlük arzusu, yarın yine gidebileceği anlamına mı geliyor? “Yaptığım işi seviyorum, şirket harika ve tamamlamam gereken bir görev var. Yani hayır, öyle hemen çağırıp gönderecekleri biri değilim.” Bu görev müşteri sayısı, ciro ya da kârla ilgili değil; şirketi geleceğe dayanıklı hâle getirmekle ilgili.

Uslu, bunun başarıldığını ne zaman anlayacak? “İçgüdülerimi izlerim, başardığımı hissederim. Bunun iki yıl mı beş yıl mı süreceğini şu an söyleyemem. Ama o ana kadar kalırım. Büyük hissedar olmayabilirim, ama ben aileyim.”