"..Rahmetli Anneannem, " İstanbul adı, İslam'ı bol'dan gelir " derdi.. Ve derin bir nefes alıp devam ederdi sayıklar gibi...."

Biz Türkiyeyiz...Edirne'den Ardahan'a...Ama ,başka türlü bir kültürdü İstanbul...
Rahmetli Anneannem, " İstanbul adı, İslam'ı bol'dan gelir " derdi..Ve deriiin bir nefes alıp devam ederdi
sayıklar gibi ...." Gerçek Müslümanlık İstanbul'da yaşanırdı "Ve daha neler neler anlatırdı..
"Kadınlar bacaklarında naylon çorap (hani şimdi ince çorap diyoruz ya, hah işte o ) olmadan sokağaçıkmazlardı... Çıplak hissederlerdi kendilerini...Sokakta ayakkabı, evde terlik giyilirdi....
Lisanı , konuşma şekilleri, hitapları öylesine arı duru , öylesine kibardı ki hemen anlardınız gerçek bir İstanbulluile karşılaştığınızı...Çat kapı diye bir şey yoktu, haber verilirdi ,bir kahve içimi için bile olsa komşuya.... Komşuvardı, komşuluk vardı, komşu komşunun külüne muhtaçtı....
İstanbul beyefendisi, İstanbul Hanımefendisi diye bir kavram vardı.... Başka hiçbir şehire nasip olmayan bir payeidi bu....Sonra, taşı toprağı altındır diye akın akın geldi yaşadıkları şehirleri, köylerini terk edeninsanlar...Gelsinler tabii...ama hem İstanbul kültürünü alt üst ettiler, hem de gecekondu furyasınıbaşlattılar..Gelenler ,kısa bir süre sonra kabak çiçeği gibi açıldılar, bu'nu modernlik sandılar,ipin ucunu kaçırıpgerçek İstanbulluları beğenmez oldular...Veee böylece İstanbul'un adını kötüye çıkarttılar."
Önce anneannemden, sonra annemden, teyzemden dinledik biz İstanbul'u....Onlar halâ orada, BeykozŞahinkaya aile mezarlığında....Bizler birer birer terk ediyoruz o çok sevdiğimiz şehri, İstanbul'u , Istanbul olarakkıyısından köşesinden yaşayan son nesil olarak....Veda ettik İstanbul'a... Özlüyor muyum..? Evet, ama
İstanbul'u değil, içinde yaşayan sevdiklerimi.... Dilediğiniz gibi yaşayın İstanbulda..Ama adını kirletmeyin,
kanıma dokunuyor, gerçek bir İstanbullu olarak...
#
Serapsekmen
Görsel:Beykoz, Şahinkaya yokuşu....