Ülkede son yıllarda ard arda yaşanan felaketler, her seferde bu kadar da olmaz dedirtirken, her yeni facia bir öncekini unutturuyor.

Ülkede son yıllarda ard arda yaşanan felaketler, her seferde bu kadar da olmaz dedirtirken, her yeni facia bir öncekini unutturuyor.

Ancak yaşanan faciaların kitlesel ölümlere yol açan sonuçları, Türkiye”de artık yaşamayı tesadüf haline getirdi adeta.

Bana göre gerçek ölüm rakamlarına hala ulaşamadığımız yüzyılın depremi Maraş depremlerinin travmasından kurtulamamış, yaralarını saramamışken, Bolu Kartalkaya”daki otelde 78 yurttaşımızın tamamen sorumsuzluk, tedbirsizlik ve ihmal, aslında affedilmez bir aymazlık nedeniyle yanarak, bir ölümden kaçamak için başka bir ölüme atlayarak ölümü, bize devlet ve toplum olarak geldiğimiz noktayı bir kez daha çok acı bir biçimde hatırlattı.

Otelin yerinin otel sahibi tarafından edinilme süreci, otelin katlarının yapım aşamaları, arazisinin genişleme süreci, Turizm Bakanına ait bir turizm acentesinin portföyünde çok yıldızlı reklamla yer alması, ortaklardan birinin iktidar partisi Trabzon İl yönetiminde olması ve iktidara yakın meslek örgütünde yer alması ile açıklanabilir.

Ancak otel hizmete açılmadan önce yangın önleme ve söndürme tedbirleri açısından Bolu Belediyesine yaptığı başvuru sonrası belediye tarafından yetersizliklerinin saptanması üzerine bu denetimden vaz geçerek özel sözde bir denetim firmasından yeterlilik alması fakat itfaiyenin ulaşımına Sir saatten fazla uzaklıkta orman iç bir yerde olmasına rağmen duman dedektörlerini ve yangın alarmlarını yaptırmaması, yangın merdivenini kullanılabilir ve binadan çıkmayı sağlayabilir nitelikte bulundurmaması basında yer alan, akıl ve vicdanla açıklanamayacak durumlardı.

Daha kötüsü bundan sonraki süreçti.Otel personelinin basına yansıyan i fadelerine göre, öğrenildiği mutfakta başlayan yangın, otel yöneticileri tarafında haberdar olunduğunda, otelin imajı bozulur kaygısıyla itfaiyeye ve otelde kalan müşteriler haberdar edilmemiş ve kısa sürüde yangın oteli sararken otel sahipleri sorunsuz bir şekilde oteldeden ayrılmış oldukları halde, müşteriler ses ve dumanla yangını fark ettiklerinde onlar için artık çok geçti.

Odalarından yangın merdiveni bulmak için panikle çıktıklarında alev ve dumanın içinde ya yanıp zehirlenip öldüler, ya çaresizce başlayan yangın içinde odalarında yandılar ya da çaresizlikle yüksek katlardan kendilerini çocuklarını aşağı attılar.

Bir iki odada özel eğitim almış insanların o anda ürettiği birbirine düğümlenip aşağı sarkıtılan çarşaflar, şanslı olan 15- 20 kişi için kurtuluş oldu.

Sömestir tatilinde çocukları  ile birkaç gün dinlenmek için Kartal otelde kar tatilini giden bir çok aile yanarak kül odu.

Türkiye onların son çığlıklarını dinlerken yasa boğuldu. 78 can affedilmez bir sorumsuzluğun kurbanı oldu.

Gece yarısından sonra 3-3.5 sıralarındaki yangın 2-3 saatte nice hayatları, nice hayalleri ve yüreklerimizi yakarak söndüğünde ,  sabah olup, otelin gökyüzüne savurduğu isler dağıldıkça sorumsuzluk vakası  ortaya çıkıyordu.

Ancak bu sorumsuzluğun sorumluları ortada yoktu.

Onlar yaşam rutinlerinden hiç ödün vermediler, saban sporlarını, sabah kahvaltılarını, sabah siyasetlerini yaptılar, Ankara il kongresi bitene kadar ölü sayısı ile ilgili resmi açıklama yaptırmadılar.

Nihayet kongreleri bittikten sonra olay yerine intikal ederek kameralara bu yangından dolayı sorumlu olmadıklarını, sorumluluğun Bolu Belediyesine ait olduğunu bir acelecilikle açıkladılar.

Oysa henüz ölülerin tamamı otelden çıkarılmamıştı ve insanlar henüz yaslarını bile yaşayamamışlardı.

Ancak gerçeklik öyle değildi. Otel Turizm Bakanlığı”nın denetimine tabi idi ve bu denetim gereği gibi yapılmamış, bu yetmezmiş gibi otel, kendisi de bir Turizm işletmecisi olan Turizm Bakanı”nın seyahat acentesinde övgüyle reklam edilmişti.

Bu da yetmedi.Yangını incelemekle görevlendirilen bilirkişi heyetine, sorumluluğun Belediyeye ait yüklenmesi için baskı yapılmıştı.

Kartal Otel yangınıyla Türkiye”nin yönetim röntgeni ortaya çıktı.

Akıl ve vicdan yoksunu sermayenin iktidar yandaşı olarak oluşturduğu doyumsuz rant, partizan kayırmacılık, denetimsizlik, yargının siyaset tarafından yönlendirilmesi ile birleşince bu tablo kaçınılmaz oldu.

Ülkenin tamamı yangın yeri, adaletsiz yönetim her yeri yakıyor. Bir süredir için için süren yangın artık ülkeyi ve  halkı alev alev yakıyor.

 Kartal Otel Türkiye”dir. Yangın vaaaaar!!