Son iki yıldır yazılarımda ve TV programlarımda iktidara sürekli seslenmiştim: ‘Bu ekonomi bu faiz oranları ile duvara çarpar. Enflasyona engel olamazsınız. Faizleri artırın.’ 

Yine son iki yıldır CHP gruplarında yayınlanan yazılarımda ve HRT programlarımda da tekrar tekrar seslendim: ‘Bu yönetimle seçim kazanılamaz. Kılıçdaroğlu gitmeli.’ 

Her iki konuda da, ekonomiyi yönetene de CHP yi yönetene de söz dinletemedim. Ama her gerçek gibi sonunda her iki konuda da haklılığım ortaya çıktı.

İlk konuda enflasyon canavarı ekonomiyi ezdi ve geçtiğimiz aylarda faizler, fiyat ve döviz artışlarını yavaşlatacak düzeye çıkarıldı. Ancak iki yıllık gecikmenin Türk ekonomisine ve emekçi halka maliyeti çok yüksek oldu.

İkinci konuda da CHP seçmeni koltuğa yapışıp kalkmak istemeyen memur tavrındaki Kılıçdaroğlu’nu görevden aldı ve ülkenin önünü açtı.

Şimdi CHP’nin yeni lideri, halkın güvenini kazanacak yepyeni bir proğram ile yeni bir döneme adım atacak ve CHP sahip olduğu büyükşehir belediyelerini elinde tutabilecektir.

Umarım ‘görmem, bilmem, anlamam’ tavrındaki seçmen kitlesi ile bana neci tavırda sandığa gitmeyenler, tam kadro çalışacak CHP tabanına katılırlar, ülke laik ve demokratik eksenine geri döner.