"..Bu ülkede 79 dokuz yaşında evinde, çayını içip huzur içinde hayatının son günlerini geçirmek yerine, damlarda çatı tamiri yaparak..."

Evet sevgili dostlar,İki kare.
İLK kare : başka hiç bir dert yokmuş gibi ülkenin gündemine oturan ve günlerdir tüm medyanın konuştuğu, futbol aleminin paraya para demeyen zeka ve ahlak seviyeleri sorgulanası kahramanlarının kazandıkları inanılmaz paralar, yetmiyormuşçasına daha çok PARA/ daha çok MAL mülk, daha pahalı arabalar için torbalar içinde taşıdıkları paraları, kayıt dışı gelir elde etme sevdası ile tamamen bilerek girdikleri bir yasadışı sistemine kaptırmaları.
Yani bir gözü doymazlık, “HEP DAHA çok” peşindeki bir hırs, bir aç gözlülük hikayesi....
Ülkenin yarısı açlık, yüzde 70’i yoksulluk sınırı altında yaşam mücadelesi verirken, poşetlerde milyon dolarlarları verip bir ay sonra 2 milyon doları, yine poşette alma konusunda hiç bir utanma duygusuna sahip olmadıklarını belgeleyen “TOP’tan”aç gözlüler.
Herkes kim olduklarını biliyor, ülkenin en tanınan el üstünde tutulan tayfası.

İKİNCİ Kare:
Dün Birgün gazetesinde yayınlanan bir binanın çatısına dayanmış bir merdiven fotoğrafı ile verilen küçük bir haber. Habere göre 79 yaşında geçimini sağlamak için hala çalışan ve Avcılar'da tamir ettiği apartmanın çatısında, çatı tamiri yaptığı sırada kalp krizi geçirerek yığılıp kalan ve karşı binadaki insanların iki saat orada yığılı kaldığını görüp polise haber vermesi üzerine orada hayatını kaybettiği anlaşılan Hacı Bayram Kaymak.

Ve biz;
Bu ülkede 79 dokuz yaşında evinde, çayını içip huzur içinde hayatının son günlerini geçirmek yerine, damlarda çatı tamiri yaparak alnının teriyle beş on kuruş kazanmaya çalışan insanlar, çocuklarını saç kurutma makinası ile ısıtmaya çalışıp yan odada intihar eden anneler, en ucuz halk pazarlarında dahi sebze almaya parası yetmediği için pazar kapanışında çürük sebzeleri toplayan kadınlar,
ayda 12.000 lira asgari ücretle yaşayan milyonları değil, bir avuç para ve güç hırsı peşindeki ünlü futbolcunun daha çok milyoner olmak için kaptırdıkları parayı konuşuyoruz.
Bir toplumun yarattığı “ünlü / kahraman” tercihleri o toplumun ahlaki seviyesini gösterir.
Medyanın, AHLAKLI insanların onurlu yaşam mücadelesini görmezden gelip yüzünü bir avuç ünlü milyonerin haksız kazanç peşinde kaybettikleri paraya çevirmesi ise ayrı bir utanç kaynağı.(alıntı)
Saygılarımla...